Gelecek gençlerin, gençler ise öğretmenlerin eseridir. (Mustafa Kemal Atatürk)
Efendim, son zamanlarda gazetelerin üçüncü sayfalarını açtığınızda ne görüyorsunuz? Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet haberleri henüz soğumamışken, şimdi de öğretmenlerimize yönelik saldırılar artıyor. Bu nasıl bir rezalettir? Ülkenin geleceğini inşa eden bu kutsal meslek sahiplerine saldırmak da neyin nesidir?
Bakın, öğretmenlere yönelik şiddetin nedenlerine eğilelim. Öncelikle, toplumun genelinde artan stres, ekonomik sıkıntılar... Bunlar tabii ki bireylerin tahammül sınırlarını zorluyor. İnsanlar sinir küpü olmuş, patlamaya hazır bir bomba gibi dolaşıyorlar. Peki, bunun suçlusu kim? Sistem mi, yönetim mi, yoksa bizler mi? Hepsi birden!
Eğitim sistemindeki sorunlar da cabası. Yetersiz kaynaklar, büyük sınıf mevcudu, öğretmenlerin ağır iş yükü... Bunlar yetmezmiş gibi, bir de öğretmen-öğrenci ve öğretmen-veli ilişkilerindeki gerilim. Eğitimin kalitesi düşüyor, öğretmenler de kendilerini savunmasız hissediyorlar. Bunu kimse mi görmüyor?
Toplumun değer yargılarındaki değişimden bahsetmeye bile gerek yok. Eskiden öğretmenler baş tacıydı, şimdi ise sosyal medyada bile eleştiri oklarının hedefi. Öğretmenlerin saygınlığı ayaklar altına alınıyor. Bir de utanmadan “disiplin problemi” diyorlar. Disiplin problemi, siz öğretmene saygı göstermeyince başlar!
Şiddete maruz kalan öğretmenler sadece fiziksel olarak mı zarar görüyor? Hayır efendim! Psikolojik olarak da darmadağın oluyorlar. İş motivasyonları düşüyor, mesleki tükenmişlik kapıda. Bunun bedelini kim ödeyecek? Öğrenciler de bu güvensizlik ortamından nasibini alıyor, akademik başarılar düşüyor. Eğitimdeki bu kaos ortamı, kimsenin işine yaramaz.
Şimdi soruyorum, bu öğretmenler geleceği inşa eden bireyler değil mi? Onların güvenliğini sağlamak hepimizin boynunun borcu değil mi? Bu sorunun çözümü, öğretmenlere gereken değeri vermek, eğitim sistemini adam gibi düzenlemek ve toplumda şiddete karşı duyarlılığı artırmakla mümkün olur. Herkes üzerine düşeni yapacak, başka yolu yok!
Unutmayalım, öğretmenler geleceğimizi şekillendiren en önemli aktörlerdir. Onların güvenliği hepimizin sorumluluğudur. Bu konuda gözümüzü açmazsak, geleceğimiz karanlık olur. Bu kadar basit!
