Eğer nasibinizde varsa, gelir sizi bulur. Eğer nasibinizde yoksa ne yaparsanız yapın olmaz. O nedenle, insanları kırarak, üzerek yada bin bir türlü şekle girerek, elde etmeye çalışmanın kimseye faydası yoktur.

Bu cümleleri okuduğum bu yazı aklıma getirdi.

“Bir gezgin dağ bayır gezerken bir akarsuyun içinde değerli bir taş bulur. Ertesi gün yolda bir adamla karşılaşır. Adam çok açtır.

Gezgin torbasındaki yiyeceği karşılaştığı bu kişiyle paylaşır. Ama erzak çantasını açarken aç adamın gözü çantadaki değerli taşa ilişir. Gezginden bu değerli taşı kendisine vermesini ister. Gezgin hiç duraksamadan bu değerli taşı adama uzatır.

Adam başına konan talih kuşundan memnun koşarak uzaklaşır oradan. Artık kendisine ömür boyu yetecek maddi güvenceye sahiptir.

Bir kaç gün sonra gezgin, arkasından koşarak kendisine yaklaşan adamı görür. Adam nefes nefese değerli taşı gezgine uzatır:

’Senden ayrıldıktan sonra uzun uzun düşündüm. Bu taşın ne kadar değerli olduğunu biliyorum. Ama sana onu geri vermek, senden daha değerli bir şey almak istiyorum. Bu taşı bana rahatlıkla vermeni sağlayan o içindeki şey her ne ise ondan istiyorum.’