Kararlar veririz. Bazen elimizde olmadan sırf birileri istiyor diye… Bu karar bizim değildir. Süreç içerisinde verdiğimiz kararın sonuçlarını yaşamaya başlayınca bir takım şeyleri fark ederiz. Kendi aklımızı kullanmadan, başkalarının aklıyla iş yapmanın ne kadar yanlış olduğunu anlarız.
İş işten çoktan geçmiştir. Yaşanmıştır bir kere, ne yaparsan yap, sonuç değişmez. Asıl durman, benim hayatım demediğiniz içindir yaşadıklarınız. Bu saatten sonra sen böyle dedin, ben yaptım da bunları yaşıyorum” demenin kimseye bir faydası olmaz. Demen gereken zaman geçeli çok oldu.
Ne diyelim;
Verilen her karar mutluluk getirsin.
Hafta sonu yazısını güzel bir anekdotla bitirelim. Yüzlerde tebessüm kalsın.
Yavru bir kedi kuyruğuyla oynuyormuş. Bunu gören yaşlı bir kedi:
– Neden kuyruğunu kovalıyorsun?
Yavru kedi yanıt vermiş:
– Mutluluğun kuyruğumda olduğunu öğrendim. Onu yakaladığımda mutluluğa kavuşacağım. Bu nedenle onu kovalıyorum.
Bunun üzerine yaşlı kedi şöyle demiş:
– Senin yaşında bende mutluluğun kuyruğum olduğunu düşünmüştüm. Sonra şunu fark ettim; ne zaman onu yakalamaya çalışıp, kovalasam benden uzaklaşıyor, ne zaman kendi yoluma gitsem hep peşimden geliyor.
Hayat akarken mutluluğu kovalamak yerine onun sizi takip etmesine izin verin.