Ölüm ne zaman olursa olsun zamansız ayrılıktır. Yaşlı, genç, bir hastalığa sahip ya da sağlıklı fark etmez, her zaman kayıp geride boşluklar, yaralar, derin izler bırakır. Çözümlenmemiş sorunlar, soru işaretleri, affedilme, pişmanlıklar, gözyaşları, yerinin asla dolmayacağını bildiğin o boşluk hissi ile yaşamaya devam edersin. Buruk bir gülümseme yayılır bazen dudaklara yaşadığın anılar çalan bir müzik, koku, söylenen bir söz, geçtiğin bir yol, gördüğün bir yüz tarafında hatırlanır. O an fiziksel belirtiler  kendini göstermeye başlar; bazen terleme, yüz kızarıklığı, bazen de ellerin ayakların buz kesmesi, yerinden kıpırdayamama donup kalma daha sonrasında yaşanılan duygusal bir anlamlandırma gözyaşı, öfke, hüzün, stres  hissetmeye başlarsın. Bırakıp gidenin bir daha gelmeyeceğini anladığın o an… Geceye bir karanlık gibi çöker tamamlanmamış ve hiç  tamamlanmayacak sözcükler.

 

Geleceğe doğru yol alıp yanımda olsalardı yapacağımız çok şey vardı diye kimi zaman düşünürüm.  Bir olay yaşadığımda bunu arayıp hemen anlatmalıyım ya da sosyal medya da grubumuzdan hemen göndermeliyim diye aklıma gelir bazen tıpkı bugün yaşadığım gibi sonra o boşluk hissi yeniden gelir. Nasıl ? sorusu beynimin bulanıklaşmasına ve düşünmemi engellememe sebep olur, soru işaretlerine bırakır yerini.  Keşke kelimesinin fayda etmediği bir sözcük daha ölüm. Çok zamandır inkar aşamasındaydım, bu durumu asla kabullenemiyordum. Yas sürecinde de en korkutucu evredir inkar süreci. Gideni asla kabullenmemek onun anılarına sarılıp yaşamak ve hiç gitmemiş gibi davranmak. Benim yaptığımda tam olarak buydu aslında ta ki 2 hafta öncesine kadar. Hastamla görüşmede kendi yaşadığı süreci anlatırken benim yaşamam gereken yas sürecimi yaşamadığımı fark ettim. O an kelimeler çok zor dilimden döküldü. Şuan geriye dönüp baktığımda bizimde hastalarımızdan çok şey öğrendiğimizi fark ediyorum. İyi ki o anı yaşamışım diyebiliyorum. O yaşadığım durum kabullenme evresine geçtiğim ilk adım oldu. Çok yoğun duygular yaşadım ama artık daha rahat kabullenebildiğimi fark ettim.

 

Bize garip gelen şeylerin aslında insanların normali olduğu gerçeği. Kimi için yas süreci 3 gündür, 40 gün, 5 ay, 1 yıl… Kişi ne zaman bu durumu kabullenebilirse o zaman acısının hafiflediğini hissedecektir.  Kimsenin acısını yüzüne karşı vurmamak gerekir, sürekli geçmişi hatırlatıcı şeyler söylenmemelidir. Kişi bu  durumdan rahatsızlık hissediyor ve acısını içinde yaşamak istiyor olabilir. İnsanların ruhsal durumunu , duyguları yaşama şeklini kimse bilemez.  Bu durum kişiden kişiye, kültürden kültüre farklılık gösterebilir.  İki güzel insan benim kalbimde yeri asla dolmayacak iki büyük yara bıraktılar. Onları çok seviyorum her zaman her anımda benimle olmaya devam edecekler. Gittiğiniz yerde huzur dolu olun güzel kalpli  insanlar.

                                                                                                             KLİNİK PSİKOLOG SERRA YALKIN