Halkı kandırmanın bir yoludur; önce bindirim, sonra indirim.
AVM’lerdeki giyim mallarını satan mağazaların vitrinlerinde, yasaklanmış olmasına rağmen, büyük afişler halinde, indirimlerin olduğunu görürsünüz
Bunların hepsi, alıcıları (müşterileri) kandırmak için yapılmış düzmecelerdir.
Yasaya uygun olarak vitrinlerde, eğer varsa, satışa sunulan mallara ait fiyat etiketlerinde, fiyatların katlanıp, sonra da 50 gibi bir indirimin yapıldığını görürsünüz.
Aslında fiyat, 50 olarak gösterilen fiyattır.
Bir örnekle açıklayayım:
Satılması istenilen fiyatın 200 lira olduğunu farz edelim. Önce fiyat ikiye katlanır; böylece fiyat 400 lira olarak gösterilir.
Sonra 50 tenzilat yapıldığı beyan edilerek (400 x 50/100= 200) güya 400 liralık malı 200 liraya satıldığı ortaya konur.
Yani, önce bindirim, sonra indirim.
Bu şekilde satış ve reklamın yapılması yasaklandığı halde, bu yasaya uyan işyerine nadir rastlarsınız. Çünkü yasa uygulayıcılarını, ortada göremezsiniz.
Böyle bir mağazadan bir kaban almıştım. Satış elemanına uyguladıkları fiyat konusunu açınca, patronlarının böyle fiyat koyup, indirim uygulandığını ve de bu şekilde satışların arttığını söylemişti.
Hz. İbrahim’i atmak için büyük bir ateş yakılmıştı. Bu esnada bir karınca su taşıyordu. Yolda giderken karşılaştığı karıncalar nereye gittiğini sorarlar. Karınca, “Hz. İbrahim’i atacakları ateşi söndürmek için su taşıyorum” diye cevap verir.
Soruyu soran karıncalar gülerler; “Senin götürdüğün su, o kocaman ateşi söndürmeye yetmez ki” derler.
“Olsun” der karınca, “bende biliyorum yetmeyeceğini; olmazsa safım belli olsun…”
Halkı uyarma çabalarımın boşa gideceğini biliyorum; ama hiç olmazsa safım belli olsun.