Küçük kızın babası özgürlüklerin kısıtlı olduğu bir ülkede en ağır siyasi cezaların verildiği bir hapishane de mahkumdu. Her hafta sonu annesiyle birlikte babasını ziyaret için hapishaneye giderdi.
Bir ziyaretinde babasına vermek için özenerek bir resim yaptı ve yanında götürdü. Fakat kontrol esnasında yaptığı resim hapishane kurallarına göre uygun bulunmadı. Çünkü resimde çizdiği kuşların özgürlüğü temsil ettiğini düşünüyorlardı. Hapishanede özgürlük gibi düşüncelere yer yoktu. Bunun üzerine küçük kızın resmini oracıkta yırtmışlardı. Çok üzgün bir şekilde görüşmede babasına resim yaptığını ama izin vermediklerini söyledi. Babası da;
– Üzülme kızım, başka bir resim yaparsın. Bu sefer resminde çizdiklerine dikkat edersin, olur mu?
Küçük kız bir sonraki ziyaretinde babasına yeni bir resim yapıp götürdü. Bu sefer resimde kuşlar yoktu. Bir ağaç ve üzerine siyah minik benekler çizmişti. Bu sefer izin vermişlerdi. Babası resme keyifle baktı ve sordu:
– Hmmm! Ne güzel bir ağaç çizmişsin! Ağacın üzerindeki benekler ne? Elma mı bunlar?
Küçük kız babasına eğilerek, sessizce:
– Hşşşşt! O benekler elma değil, ağacın içinde saklanan kuşların gözleri!..
Hayat akarken özgürlükleriniz sadece hapishanede değil günlük yaşamınızda da yasaklarla kısıtlanabilir. İnsanların davranışları, en doğal insan hakları yasaklanabilir. Ama zihinleriniz, düşünceleriniz hapsedilemez. Onun içindir ki ilginçtir bir çok yazar, şair en güzel eserlerini fikirleri, düşünceleri nedeniyle mahkum edildikleri hapishanede yazmışlardır.
///
Hisset
GÜLER YÜZÜMLE
Viran bir rum evi adada oturduğumuz ev
Serinliğine serin
Ferah olmasına ferah ya
Tam bir hakuran kafesi.
Bu deyimi aslına döndürmek için mi nedir
Bir çift de kumru gelip
Yuva yapmış çatısına.
Öyle usturubunla yerleşmişler ki
Çürümüş tahtaların arasına
Dışardan görünmüyorlar hiç.
Yalnız
El-ayak çekildikten sonra
Derinden
Ve civan demlerle demlenircesine
Başlıyor dem çekmeleri
Benim de çökmeye yüz tutmuş
Şu can kafesimde
Kadir sevgilim Güler’e sevgim
ÜSKÜDARA GİDELİM diyor hala
ÜSKÜDARA GİDELİM
Can YÜCEL
///
Gülümse
KEDİ NEREDEN BİLSİN
Adamın biri kendini fare zannettiği için akıl hastanesine düşmüş. Tedavisi bittikten sonra doktor sormuş:
―Şimdi sen bir fare misin yoksa insan mı?
―Fare olur mu doktor bey ben bir insanım.
―O zaman artık gidebilirsin iyileştin artık.
Deli kapıdan çıkmış ve imdaaaaaat diye bağırarak tekrar içeri girmiş doktor ne olduğunu sorunca:
―Bir kedi gördüm de ondan korktum.
―Sen hani artık kendini bir fare zannetmiyordun.
―Ben fare olmadığımı biliyorum da kedi nerden bilsin.
////
Kulağına küpe olsun
Kendine yeterliliğin en güzel meyvesi, hürriyettir.
Epicuros