30.10.2013 günkü Adalet ve Kalkınma Partisi Gurup Başkan Vekili Ahmet Aydın başörtüsü dolayısıyla bir muhabire “Kadın haklarını savunuyoruz” diyor.

            Aynı gün Başbakan, CHP’nin başörtüsünün dinimiz gereği olduğunu bilmediğinden söz ediyordu.

            Diğer taraftan Adalet ve Kalkınma Partisi ile Milliyetçi Hareket Partisinden bayan milletvekilleri TBMM’nde kadın haklarından söz ediyordu.

            Temelde başörtüsünün dinimiz gereği olduğu konusunda birleşiliyordu.

            xxx

Eğer başörtüsünü dinimiz ile izah ediyorsak, kadınlarla ilgili diğer dinin emirlerinden de söz etmek gerekmez mi?

            xxx

            Cumhuriyetle birlikte toplumumuzu nizamlayan, şer-i hükümler ihtiva eden Mecelle kaldırılmış, yerine Medeni Kanun, Borçlar Kanunu gibi bir sürü yasa TBMM’nce çıkarılmıştır. Hatta bu yıl, Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarınca bu yasalar yeniden düzenlenerek yürürlüğe girmiştir.

            Sormak gerek, kanunlarımızda kadınlarımızla ilgili dinimize aykırı hükümler var mı, yok mu?  

            Örneğin, iki kadının şahitliği bir erkeğin şahitlik yapması yerine geçeceği dinimiz gereğidir. Yani iki şahit gerektiğinde ya iki erkek ya da bir erkek iki kadın veya dört kadın şahit olarak kabul edilecektir. Bugün bir kadının şahitlik etmesi kabul edilmiştir.

            Başörtüsünün dini vecibelerden olduğunu söylüyorsunuz da, bugün bir kadının tek başına şahitliğini nasıl kabulleniyorsunuz?

            xxx

            Dinimize göre, en iyinin tek kadınla evlilik olmasının yanı sıra, dört kadınla evlenmeğe cevaz verilmektedir.

            Mevcut yasalarımıza göre değil dört, iki kadınla bile resmi olarak evlenmek mümkün değildir.

            Peki, türbanın dini vecibelerden olduğunu söylüyorsunuz da, bugün dört kadınla evlenilemeyeceğini nasıl kabulleniyorsunuz?

            xxx

            Bugün boşanmalar o kadar kolay değildir. Dinimize göre kadının boş olması erkeğinin iki dudağı arasındadır. Eri “Boş ol” dediğinde kadın boşanmış oluyor.

Bugün boşanmanın bu kadar kolay olduğunu, kadının da boşanma davası açabildiğini nasıl kabulleniyorsunuz?

            xxx

            Dinimize göre mirasta kız bir, erkek iki pay alır. Ancak Medeni Kanunumuz kız, erkek ayırımını kaldırmış, mirasta eşit paylaşımı getirmiştir.

            Bugün kız ile erkek çocuk mirastan eşit pay almaktadır. Türbanın dini vecibelerden olduğunu ileri sürüyorsunuz da mirastan eşit pay alımını nasıl kabulleniyorsunuz?

            xxx

            Yine dinimize göre mirastan ana ve babaya da pay vardır. Ancak bugün yürürlükteki Medeni Kanun gereği ana ve babaya mirastan pay verilmemektedir.

            Ana ve babaya mirastan pay verilmemesini nasıl kabulleniyorsunuz?

            xxx

            Dinimizde, erkeklerin kadınlar üzerinde bulunan hakları gibi kadınlarında erkekler üzerinde hakları vardır. Erkeklerin kadınlar üzerinde ki hakları bir derece daha fazladır. Ancak bu gün eşlerin birbiri üzerinde ki hakları yasalarımıza göre eşittir.

            Bu eşitlik, dinen caiz midir?

            xxx

            Ben din eğitimi almadım. Ancak “El-hamdürillah Müslüman’ım.”

            Ancak bizleri üzen, dinin siyasete sokulması ve oy toplama aracı olarak kullanılmasıdır. Başörtüsü konusu bu amacı gütmektedir.

            İnsanların dini ile devlet uğraşmaz. Din, inanç kişi ile Yaratan arasındadır.

            Devlet, elini dinden çekmelidir.

            Devlet kendi işine bakmalı; din ile ilgilenmemelidir.