Yüz yüze eğitim başladı. Yüz yüze eğitimin başlamasını destekliyordum. Ancak, okulların bu kadar hazırlıksız yakalanacağını hiç beklemiyordum.
Tadilatı yapılan okulların öğrencileri yakın okullara gönderiliyor. Öğrenciler derslere daha erken başlamasına mı üzülürsün, yoksa tadilat için okulların açılmasının beklenmesine mi?
Bazı okullarda çocukların 3-4 saati boş geçiyor. Dersin öğretmeni yok. Bahsettiğim bir Anadolu Lisesi, yarın bu çocuklar sınava girecekler.
Milli Eğitim Bakanından tutun da, Milli Eğitim Müdürlerine açıklamalar arka arkaya yapıldı.
“Hazırız”
Hazır olduğunuz hal böyle ise, hazır olmasaydınız ne olurdu?
**
Gençler arasında vakalar artıyor. Okullar kapanmayacak diye tutturuyorsunuz. Çok güzel, kapanmasın.
Biz de kapanmasını istemiyoruz. O zaman boş geçen derslerin öğretmenlerinin atanması gerekiyor. Okula çağırdığınız gençlerin her gün 3-4 saatini boş geçirmesine neden olursanız, vakalar tabi ki artacak. Öğretmen eksiğiniz varsa, çocukları eve yollayın. Atanamayan binlerce öğretmen var. Onların atanması için girişimlerde bulunun.
**
Geçen yıl, EBA sistemi denildi. İmkânı olan bağlandı. Bir şekilde öğrenmeye çabaladı. İmkânı olmayan yapamadı. Bu süreçte birçok öğrenci okulu bırakmış. Bırakmayıp ne yapsın?
Eğitim’den vazgeçtik. Çocukların öğretimlerini gerçekleştirebilsek, Eğitim-Öğretimde koskoca 2 dönem kaybedildi. Hala da kaybedilmeye devam ediyor. Sınıfları geçiyorlar ama hiçbir şey öğrenmeden geçiyorlar.
Kayıp bir nesil yetişiyor.
Artık bunu kabullenip, köklü tedbirler alma zamanı gelmedi mi?