Öğretmen odalarının en güncel tartışma konularının başında yeni kuşak öğrencilerin davranışlarının, eski öğrencilere göre daha olumsuz bir noktada olduğu, gelir.

Öğrencilerin büyüklerine saygısından, akranlarıyla iyi geçinmesine; bahçede oynanan oyunlardaki uyumundan, sınıf içi etkinliklere katılımına; sınıf kurallarından, okul kurallarına; öğretim sürecinden, eğitim sürecine kadar, davranışlarının olumlu yönde değiştirilmesi konusunda sorun yaşandığı bilinmektedir.

Bu noktada eğitimin önemi ön plana çıkmaktadır. En basit ifadeyle eğitim davranış değiştirme sürecidir. Davranış ise; öğrenilebilen, gözlemlenebilen tepkilerdir. Eğitim sürecini yaşayanlarda olumlu yönde davranış oluşması eğilimi vardır. Eğitimin mutfağı olarak nitelendirebileceğimiz yer okul ortamıdır ve okulun özelinde sınıf ortamıdır. Öğrencilerin davranışlarında istendik yönde davranış değişikliklerinin yapıldığı ortamlardan en önemlisi okuldur. Okul içi yaşantıların büyük bir bölümü de sınıfta geçmektedir. Öğrenme ve öğretme ortamında başarıyı etkileyen en önemli unsurlar, sınıf içindeki davranışlar ve etkili sınıf yönetimidir.

Sınıf yönetiminin iki temel amacı vardır. Birincisi, öğrencilerin öğrenme etkinliklerine katılımını sağlayarak etkili ve güvenli bir eğitim-öğretim ortamı oluşturmak, ikincisi ise öğrencilerin eğitim-öğretim sürecinde kendi sorumluluklarının farkına varmalarını sağlayarak onların kendi davranışlarının kontrol edebilmelerini sağlamaktır. Sınıf yönetiminde amaç; öğretmenin öğretim zamanını en iyi şekilde planlamasını, zamanı öğrenciler için etkili ve verimli hale getirmesini sağlamak, öğrenme süreçlerinin düzenli ve eş güdüm içerisinde yürütülmesini sağlamak, öğrencilerin derse devamlılıklarının, ödev kontrollerinin, zorlandıkları konunun takibini kolaylaştırmak, kendi kendilerini yönetebilmeyi, sorumluluk alabilmeyi öğretmektir.

Ancak, etkili sınıf yönetimini sergileyebilmek için okul toplumunun tümünün işbirliği içinde çalışma yapması gereklidir.

Bu konuyla ilgili olarak, “Öğrenci Davranışlarına İlişkin Öğretmen Görüşlerinin İncelenmesi” başlığıyla, ASLAN ve YILDIZ (2019) tarafından yapılan araştırmada;

-İstenen öğrenci davranışları nelerdir?

-İstenmeyen öğrenci davranışları nelerdir?

-İstenmeyen öğrenci davranışlarının kaynakları nelerdir?

-İstenmeyen öğrenci davranışlarını istenir hale dönüştürmek için neler yapılmalıdır, sorularına cevap aranmış ve araştırma sonucunda şu tespit ve öneriler ortaya çıkmıştır;

İstenen öğrenci davranışları nelerdir, sorusuna öğretmenler genellikle; öğrencilerin iyi ahlaklı, erdemli olmalarını, sorumluluk alarak çalışkan ve başarılı olmalarını önemsemekle birlikte çağımızın en gerekli birey profili olan araştıran, sorgulayan, eleştirel düşünen ve çözüm yolları üreten kişiler olarak açıklamışlardır. Lise öğretmenleri diğer kademelerde ki meslektaşlarından farklı olarak; empati kurabilme, toplumsal değerleri önemseme ve sahip olma, adaletli ve tarafsız davranışlarla ilişki kurabilme, iletişim kurabilen kendisini ifade eden davranışları istenen davranışlar olarak ifade etmiştir.

İstenmeyen öğrenci davranışları nelerdir, sorusuna katılımcı lise öğretmenleri teknolojik bağımlılık, devamsızlık, küfürlü konuşma, terbiyesizlik gibi davranışları ilkokul ve ortaokuldaki meslektaşlarına göre çok belirgin bir şekilde ifade ederek dikkat çekmiştir. Yapılan bir başka araştırmada da, sınıf kurallarına uymama, küfürlü konuşma, dikkat eksikliği, tehdit etme, sorumsuzluk, çevreye zarar verme, hak yeme, ilgisizlik, ukalalık ve teknolojiye aşırı ilgi şeklinde sonuçlara ulaşılmıştır.

İstenmeyen öğrenci davranışlarının kaynakları nelerdir, sorusuna ise ailenin, toplumun çekirdeğini oluşturduğu gerçeğinden hareketle olumlu ya da olumsuz birçok davranışa ailenin kaynaklık ettiği tespiti yapılmıştır. Bunun yanında, aile içi problemler, televizyon, diğer kitle iletişim araçları, ailelerin eğitime olan ilgisizliği, sosyal medyanın yaygınlaşması, etraftaki olumsuz rol modeller, istenmeyen davranış nedenleri olarak belirlenmiştir.

İstenmeyen öğrenci davranışlarını istenir hale dönüştürmek için neler yapılmalıdır, sorusuna ise bütün öğretmenler; “Okul aile işbirliği”, “Teknoloji kullanımının kontrolü”, “Olumlu örnekler”, “Eğitimler, seminerler düzenlemek”, “Sağlıklı iletişim”, “Sorun kaynağının tespiti”, “Ödül-ceza-pekiştireç”, “Sanata, spora yönlendirmek”  gibi çözümleri önermişlerdir. Bu önerilere ilaveten,  öğrencilerin kendilerine olan güvenini artırmak, başarı için fırsat vermek, öğrencilerle görüşerek sorunun ne olduğunu anlamak, sorunlar çıkmadan önce tespiti için iletişim kurmak gibi öneriler de öne sürülmüştür.

Aslında, araştırma sonuçları “malumun ilamı” niteliğindedir. Hem olumlu öğrenci davranışları, hem olumsuz öğrenci davranışları, hem olumsuz öğrenci davranışlarının kaynakları, hem de olumsuz öğrenci davranışlarının düzeltilmesi konusunda, öğretmenlerin büyük çoğunluğu aynı görüştedir. Sorun, bu tespitlerin eğitim yöneticileri ve veliler tarafından aynı şekilde görülmeyip, olumsuz öğrenci davranışlarının kaynağının aileler değil, sınıf ortamı; olumsuz davranışları düzeltecek mekanizmanın okul toplumu değil, öğretmen ve öğretmenin sınıf yönetimi olduğu şeklindeki yanlış görüştür.

Öğrenci davranışlarının olumlu yönde değiştirilmesi için araştırma sonucunda yapılan tespitler doğrultusunda öğrenci-öğretmen-veli-okul idaresinden oluşan okul toplumunun işbirliği içinde çalışması gerekmektedir.

Kaynaklar

Hüseyin ASLAN, Bahadırhan YILDIZ. Öğrenci Davranışlarına İlişkin Öğretmen Görüşlerinin İncelenmesi. 14. Uluslararası Eğitim Yönetimi Kongresi Tam Metin Bildiri Kitabı – 2-4 Mayıs 2019