Kahve deyince hepimizin aklına ilk önce Türk kahvesi gelir demi ama ülkemizde Türk kahvesinden daha çok tüketilen bir kahve çeşidi var o da espresso;
Espressoyu kendi kültürümüzden bir örnekle Türk kahvesine benzetebiliriz. Aralarındaki en büyük fark espressonun Türk kahvesine nazaran daha kalın öğütülmesi ve telvesiyle birlikte servis edilmemesidir.Espresso, buhar basıncı sayesinde koyu kavrulmuş ve çok ince öğütülmüş kahve çekirdekleri içerisinden sıcak su geçirilerek hazırlanan bir kahve demleme yöntemidir. Kahve severler tarafından çok rağbet gören bu demleme yöntemine İtalyanlar sahip çıkıp ünlü etmeden önce ilk olarak 1820’lerde Louis Bernard Rabaut adlı bir Fransız kahve seven mucit tarafından gündeme getirildi, fakat sizin de tahmin edeceğiniz üzerine bu işin ekmeğini İtalyanlar yiyor kahvenin basınç değerlerini, suyun sıcaklığı konusundaki gibi tüm öz bilgiler onlara aittir. iyi bir espressonun en önemli kısmı üzerindeki köpüktür. Bu köpüğe İtalyanca’da crema (krema) adı verilir. Crema, kahvenin muhteşem aromalarının dışarıya sızmaması için bir conta görevi görür ve kahve bitene dek kaybolmaz. İyi bir krema, hem kullanılan kahvenin kalitesine, hem de kahveyi yapan kişinin maharetine bağlıdır.Mükemmel bir espressonun köpüğü kalındır, kadifemsidir ve rengi açık-kahverengidir. Buna ‘kaplan derisi’ rengi adı verilir. Bunu elde etmek için ise basınçlı suyun çekilmiş kahvenin içinden sadece 30 saniye süreyle geçmesi gerekir. Bundan uzun süre akarsa renk koyulaşmaya ve lezzet bozulmaya başlar kimse lezzetsiz bir kahve içmek istemez tabiki.
Yabancı ada sahip hemen hemen tüm kahve çeşitleri espresso ile yapılır. Espressoya su katılır başka bir isim alır, biraz süt katılır bir başka kahve türü olur, bardağı dolduracak kadar süt eklenir bir başka isimle anılır, çikolata eklenir başka bir kimlik kazanır.
Özetle, kahvenin en yoğun hali espressodur. Bu kadar sert bir içeceğin tadı, çekirdeğin kalitesine göre değişecek olsa da NŞA (normal şartlar altında) asla acı gelmez. Yoğun bir kahve tadı, çekirdeğin profiline göre dengeli bir gövde (belki yoğun, ama düşük değil!) ve dengeli bir asidite ile efsanevi bir espresso deneyimi yaşarsınız. Hızlıca gelir ve gider. Türk kahvesi gibi muhabbet boyu bardakta durmaz