Ülkeyi yönetenlerin daha dikkatli hareket etmesi gerekir. Bazı açılış ve iftarlarda verilen mesajlar, ülkede birde Alevilik kavgası başlatmasın.1950’den sonra ülkede yaşanan olayların arkasında hep bölücülük propagandası ile başlayan olaylar gibi. Bakın,birlik beraberlik mesajı vermek gerekirken, birilerinin çıkıp devamlı , Menderesi astınız, Özal’ı zehirlediz. Erdoğan’ı yedirmeyiz diye,mesajlar vermesi ve pankart açmaları, sanki bu halk vampirmiş gibi tavır sergilemeleri ile korkmayın bu halkta Erdoğan’ı yiyecek mide kalmadı.

Yeter ki sizler yangına körükle gitmeyin. Yandaşlarınızı, çevrenizde tencere tava çalanları yargıya şikayet edin, demeyi bırakıp, halkı karşı karşıya getirmekten vazgeçin. Bakın bu gün İstanbul, Ankara’da devam eden, olayların bu noktaya çıkmasında da, baskıcı tehdit vari açıklamaları sonucu yaşananlar ve olaylarda canını kaybeden ve yüzlerce yaralının, sorumlusu olduğunu kabullenmeyip, şu an bile halkı bir birine düşürmek için yapılan çağrılar.

Giden günlerdeki dile getirdiğim yazımda bahsettiğim. Gaziantep olayları ve  o gün iktidar olan DP’lilerin hedef gösterdiği  işte bunlar, CHP’liler  olaylarda bunlarda vardı. Sözü ile kimin ismi verilmiş kim işaret edilmişse, hepside tutuklanmış ve yargılanmışlarsa, şuanda da aynısını   bu iktidar yapmak istiyor. Yani iktidarı protesto edip ,tencere tava çalanlar diyerek  yargıya taşımak için, ülkede tansiyonu yükseltirken, amacın  ne olduğunu bir türlü anlayamayan halk, niyetleri  halkı bir birine kırdırmak mı?

Buna benzer demeçlerle, ne yapmak istiyorlar. İşte ülkeyi yönetenlere yakışmayan tutum ve sonrasını hesap edemeyecek kadar katı tavır sonrası ülkenin hali ne olacak? Bu gün ülkenin içinde bulunduğu durum, pek parlak değil. Doğudaki gelişmelere kulak tıkayanlar ve görmemezlikten gelenler, şu Ramazan ayında dahi yapılanlar ile iç dış sorunları körüklemek ve diğer taraftan, ülkenin parçalanması için, faaliyet gösterenlere karşı sessiz kalıp, her istediklerine boyun eğmekle ülkede barış olamayacağını anlamış değiller. Buna en basit olarak,PKK’nın sözcüsü gibi davranan Hasip Kaplan’ın tehditlerine göz atmak yeterli, başkada söyleyecek bir söz kalmıyor. Ülkeyi yıkmak isteyene  özgürlük; haklarını arayanlar ve ülke gidişatına duyarlık gösterenlere terörist muamelesi ile ülke yönetilmez.