Osmanlı Devletinde muhalefet hareketleri siyasal modernleşme ile başlamıştır. Muhalefete alışkın olunmayan monarşik sistemde muhalefet anlayışının oluşması ve olgunlaşması da zaman almıştır. İktidarlar muhalefete karşı sert ve yok etme anlayışlı, muhalefet de yıkıcı anlayışı benimsemiştir. Muhalefet kültürünün yerleşmesi de bu koşullarda zaman almıştır. Güçlü bir merkeziyetçi anlayışa sahip olan Osmanlı Devleti’nde iktidara gelen hükümet kendini devletin sahibi gibi görmüş, kanunları kendi ellerini güçlendirecek şekilde yapmaya çalışmışlardır. Yaptıkları her uygulama kendilerini tek söz sahibi yapmaya muhalefeti ise sindirme ve hatta yok etmeye yönelik olmuştur. İktidarın hâkim olma ve muhalefeti yok etme çabası muhalefette öfke ve kin duygularına yol açmıştır.
Osmanlıda ilk muhalefet iki temel üzerinden gerçekleşmiştir. Birincisi devlet müdahalesine karşı serbest piyasa koşullarına savunan iktisadi muhalefet ikincisi ise devlet yönetiminde dinin ve geleneğin mi yoksa laikliğin ve modernliğin mi olmasını savunan muhalefet hareketleri.
İktidara karşı muhalefet askeri mekteplerde başlamış, cemiyetler kurarak örgütlü hale gelmişlerdir. Muhalefetin toplumu etkilemesi ise basın yoluyla olmuştur. Cemiyetler düşüncelerini gazeteler çıkararak yaymaya çalışmışlar, böylece taraftarlarını arttırırken toplumsal muhalefetin de önünü açmışlardır.
Monarşik Osmanlı Devletinde muhalefet başlangıçta düzenin devamını sağlama, düzeni güçlendirme amaçlıdır. Devletin eksik ya da yanlış uygulamaları üzerinde durularak güçlü bir Osmanlı Devleti var etme çabası, düşüncesi hâkimdir. Yapılması istenen değişiklikler ıslahat amaçlıdır.
Özellikle II. Abdülhamit’in 1877 yılından itibaren uyguladığı baskıcı yönetim giderek güçlenen bir muhalefetin doğmasına yol açmıştır. II. Abdülhamit’in yönetimine her görüşten kimseleri kapsayan güçlü bir muhalefet doğmuştur. Fikirleri, ideolojileri farklı olsa da o dönem için temel hedef II. Abdülhamit’in baskıcı yönetimine son vermek olmuş, bu hedef onları tek çatı altında birleştirmiştir. İttihat ve Terakki Cemiyeti böyle bir anlayışla doğmuştur. Muhalefetin olgunlaşması ve güçlenmesi iktidarın faaliyetlerini sınırlandırmış, iktidarın karar alırken muhalif örgütleri de göz önünde bulundurmalarına yol açmıştır. Sonraki süreçte muhalefeti ideolojiler de etkilemiş, geleneksel-dinsel yönetim taraftarları ve modernleşme ve laik yönetim taraftarları olmak üzere iki bloğa ayrılmışlardır.
Osmanlı Devletinde 1880’li yıllarda başlayan muhalefet hareketlerinde Batının etkisi yadsınamaz. Ülkede rejimin de yönetimin de eleştirilmesi Batı ülkelerine askeri öğrencilerin gönderilmesi sonrası başlamıştır. ilk muhalefet örgütü olan İttihad-ı Osmani Cemiyeti’nin kurulması ise Osmanlı-Avrupa tren seferlerinin başlamasından bir yıl sonraya rastlamaktadır.