Memur meydana indi. Öğrenci meydanda işçi kapı önünde, PKK şehre girdi. Ancak; ortada olmayan, tuzu kuru gibi gözüken, Esnaf, Emekli, ev hanımları yok. Hani geçmişte tencere, tabak, kapak çalan ev hanımları, her yerde dert yanan emekliler ve meydanlara inip, tekbir getiren esnaflar ve hatta Başbakana yazarkasa atan, kamyonları yakmaya kalkanlar.İşte bunlarda halinden memnun gözükenler olsa gerek.
Belki bu saydığım kesimler biraz, sağduyulu olanlarda, asıl ülkenin altına dinamit koyan, siyasiler…Şu an bazıları var ki, sırf o koltuklarda oturmak için, ülkenin her şeyini feda edenlere alkışı tutarken, geleceği hiç hesaplamıyorlar. Belki Doğu kökenli olanlar, bir yanlışın ve hesabın peşinde olabilirler. Ama elli asırdan bu yana,bizim Güneydoğu ve Doğu’yu hayalet gibi gören, batılı insanlar dediğimiz, Adana’dan öte İstanbul’a varıncaya kadar kendilerince medeni sayılan, aydın geçinen illerin seçilmişlerine ne oldu?
Bakın yarın bu ülkenin temel taşları yerinden oynadığında yuvarlanan kayalar önce sizlere çarpar. Çünkü önde giden sizlersiniz, Suriye’deki olaylardan kaçıp gelenlere bakıyorum. Gariban olanlar çadır ve konteynır kentlerde yaşıyor. Paralı zengin olanlarsa şu an Gaziantep’te oturacak ev beğenmiyorlar. İşte bunlar bu güne kadar Suriye halkının kanını sömüren sülüklerdir. İşte yarın aynısı bizim ülkemiz içinde geçerli, ülkede rejim değiştiğinde, asıl ülkesini sevenler, çadırlarda veya aç sefil yardım beklerken, varlıklı olanlar kaçıp başka ülkelere sığınacaklar.
Çünkü Cumhuriyet öncesi bunun yaşayan ata dedelerimiz, bu ülkenin varoluşu ile Cumhuriyeti nasıl kurduklarını, bizlere tarih sayfaları ile arşivlerle, miras bırakmışlar. Bakın ve örnek alın diye, ancak şu an bunların hepsi rafa kalktı, birileri kendi gelecekleri için, ülkeyi halkı gözden çıkardı. Ama, bizim vatandaş Aziz Nesin’in dediği gibi,gözünü bir noktaya dikmiş başka bir yeri görmüyor. O noktada ise yedi şeritli,gök kuşağı var. Yani pembe tablo ile hayal dünyasında yaşamak, ancak orada yaşamak için, canlı değil. Ruhun oraya yetişebildiğini aklına getiremiyor.
Bu nedenle; şu an ülkede yaşananlardan ders alamayanlar, yarın dizine vuracak ama iş işten geçmiş,urbalara bürünmüş olacaklar. Benim için fark etmez. Biraz sakal bir de takke taktım mı, buda bizdenmiş derler. İşte bencilliğin kurbanı olmaya layık bir toplum için ne yazsan boş.