Döviz kurundaki yükseliş, pandemi derken, hayat pahalılığı giderek artıyor.
Esnaf, vatandaş ve sanayici…
Kime sorsan, pahalılıktan, maliyet artışlarından, hayat pahalılığından şikayetçi.
Gel gelelim, bu sorunlara çözüm bulan yok.
Kent protokolü her ne kadar, ‘Pahalılık Çalıştayı yapacağız, pahalılığı önleyeceğiz” dese de gerçek şu ki; kimse elini taşın altına koymuyor.
**
Üretici kazanamıyor, marketlerde fiyatlara güç yetmiyor.
Ne vatandaş ne de üretici, bu pahalılığı anlamış değil.
‘Tarlada 1-1,5 TL’den alınan bir ürün nasıl olur da markette 8 lira olur?’ diye soran mı dersin, ‘Fiyatlar böyle ise ben neden kazanamıyorum?’ diye soran mı dersin…
Ülkemizde maalesef, serbest piyasa değil, fahiş piyasa ekonomisi uygulanıyor.
Tarladan, sofraya ulaşana kadar aracılar eliyle defalarca zamlanan ürünlerin, reel değeri nedir(?), bilen yok.
Hal böyle iken her gün onlarca insan üretimden vazgeçip, tüketim ekonomisine katılırken, üretimi desteklemekten başka çaremiz yok.