Hayat pahalılığını hepimizin psikolojisini bozmuş artık yolda yürüdüğümüz yerde kendi kendimize konuşur olduk.

Acaba yarın işe gidebilecek miyim? İş var mı, çalışacak mıyız?  Nasıl olacak? v.s  gibi.

 Konularla kafamız tamamıyla tıka basa dolmuş.

Çarşıya yada pazara gidemiyoruz artık her şey cep değil yürek yakar oldu. Bugün evlerimizde elektrik, doğalgaz fiyatları uçuştu. Artık ne yapacağımızı bilemiyoruz. Şaşkınlık içinde kıvrılıp düşünüyoruz Maaşı aldığımızda bunlara paramız yeter mi diye kara, kara düşünüyoruz.

 Paramız değer kaybetti, ama asıl şimdi kendimizi kaybederiz diye korkar olduk. Anne ve babaların çocuklarının güzüne bakacak hali kalmadı. Ailelerinin alım gücü tamamen bitti. Tabi bu dar gelirli insanlar için söylüyorum.

Şimdi asıl mesele gelelim; şu anda kiralık ev bulmak çok zorlaştı. Haydi, bulduk diyelim ilk şart memur olmalı, lütfen size soruyorum. Bu ülkede herkes memur mu?  Ya da herkes fabrikatör mü? Öğretmen mi? Dar gelirli ailelere kiralık ev verilmeyecek mi?

Bu insanların hali ne olacak çok merak ediyorum. Bugün Gaziantep’te bazı bölgelerde kiralık ev fiyatları 2500 TL ve 3500 TL asgari ücretle çalışanı lütfen siz hesaplayın.

Ama artık biz hayatımız boyunca çalışsak sadece karın tokluğuna çalışmak yani ölmemek için çalışmak olacak. Sözde eğitilmiş her şeyi hesaplamayı bilen  toplumuz. Eğer biz evimizin kirasını veremiyorsak elektrik, su, doğalgaz faturasını ödeyemiyorsak, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamıyorsak buna yaşamak mı, denir?

 Son olarak şunu söylemek istiyorum. Zengin tam zengin oldu. Fakir tam fakir…

Net olarak anladım