Yanlış bir üslûbun verdiği zararı kırk emek düzeltmez lakin doğru bir üslûp kırk hayali gerçek kılar...

Motivasyon deyince aklımıza ilginç fikirler ve sihirli teknikler geliyor hemen.

Eğitim başarısı sözcüğünü duyduğumuz an çok daha "enteresan yaklaşımlar" arayışına giriyoruz.

Bu "uzaklarda arama işi" elimizin altındaki ve dilimizin ucundaki güzellikleri unutmamıza neden oluyor.

O zaman hatırlatma vakti!

Değerli insanlar, üslûp mükemmel bir "duygudaşlık" kurmanıza ve etkin bir rehberlik yapmanıza önemli katkılar sunar. Üslûp, hepimizde olabilecek bir meziyettir.

Çocuklarımıza "onların bedensel ve zihinsel gelişimini" gördüğümüzün farkında olduğumuz ve yine onları değerli kıldığımız bir dil ile yaklaşmalıyız.

Evet insanız! Bazen gerginlikler olabiliyor.

Lakin kesinlikle "nefret, iğrenç, yetersizlik, değersizlik, hiçlik, akılsızlık, aileye yakışmadığını ima eden hakaretleri çocuklara yöneltmeyin.

Bunlar yürek inciten ve kişiliği ezen cümlelerdir.

Bu cümleler, çocukların zihninde katlanarak ve yankılanarak etkisini arttırır.

Bu da hem iletişiminizi hem yaşamını hem de başarısını olumsuz etkiler.

Eğitimcilerin buna dikkat etmesi ise hem kendilerine hem de çocuklara "mutluluk ve başarı" getirir.

Yanlış bir üslûp öğrenmeyi daha zor hâle getirmenin yanı sıra duygudaşlık ve iletişimi ortadan kaldıracağı için sorunların katlanmasına neden olur.

Bu da iki taraflı mutsuzluk demektir.

Bir eğitimci gününün ve dolayısıyla ömrünün yarısını okulda geçiriyor.

Yarı mutsuz bir ömürdense gençlerle birlikte mutlu kılınmış bir ömür daha mantıklıdır.

Salak veya terbiyesizlik ithamı yerine: bir tebessüm eşliğinde tabi ki bazen karizmatik ve net bir duruşla "dersin gerekliliği tartışmaya açılabilir.

Öğrenim kısmı sonraki derse ertelenip bir "duygudaşlık konuşması " yapılabilir. 

Çocukların kalbine gireceksiniz. Ben "sahadayım" ve bunu net bir şekilde görüyorum.

Küçük bir iltifatımıza nail olan çocuk veya genç etrafımızda pervane oluyor.

Bu çağın çocukları sevgi ve empatiye ve yine misyon yüklenmeye bayılıyor.

Onlara böyle yaklaştıkça güzelleşiyorlar ve inanın ki misliyle de sizi güzelleştiriyorlar.

Sözün özü

Mutlu bir yaşam dilimizin ucunda...