Belli değil…

 ***

Kime inanmalıyız, kime güvenmeliyiz? O da belli değil… Binmişiz bir alamete, gidiyoruz ama nereye?

 ***

Kişilerin kendilerini yönlendireceklerine emin oldukları, yol gösterici olarak gördükleri; bilim adamları, yüksek rütbeli subaylar, emniyet mensupları, şimdilerde de kanunlar karşısında yanlışlarımızda, bizi kanunlar çerçevesinde koruyacaklarına inanarak sığındığımız hukukçular, avukatlar tutuklanıyor…

Ve her birinin arkasından da mantığımızın almadığı bir şeyler çıkıyor.

 ***

 Sıradan insanlar, güvendikleri dağlara karların yağması sonucunda kime güvenecek; açmazlarında kimlerden akıl alacak; açmazının açılmasını sağlayacak.

 ***

Günümüzdeki bu karmaşaların müsebbipleri kimlerdir diye hiç düşünen oluyor mu acaba?

Neler oluyor bize diyen akil insanlar var mı?

Varsa sorularına cevap bulabiliyorlar mı?

Bulabiliyorlarsa, buldukları cevaplar kendilerini tatmin ediyor mu?

 ***

Bu karmaşa konusunda kimleri sorumlu tutmalıyız? Öğretmenleri mi, aileleri mi, kimler bu günkü karmaşanın müsebbipleri?

***

Ya öğretmenler ellerindeki hamurları gerektiği gibi işleyemiyorlar. Diyeceğim ki, değil. Çünkü öğretmene sen dersini ver, maaşını al başka bir şey seni ilgilendirmez deniyor.

Ya da aileler çocuklarına gerektiği kadar vatandaşlık, yurttaşlık, sosyal olma hislerini aşılamıyorlar.

***

 Söylemek istediğim şu:

Vatandaş şu anda bu ülkede kime inanacağını, kime güveneceğini şaşırmış durumda.

Kime neye elini atsa altından bir melanet çıkıyor.