“Olumsuz algı yaratmaya çalışıyorlar…”
Kimler..?
Neden bir üniversite ile ilgili olumsuz algı yaratmak isterler..?
Oldu olacak bir de DIŞ GÜÇLERİ ekleyin. Daha çarpıcı olsun açıklamanız.
Bir kere de dile getirilen sorunla ilgili düşman yaratmak yerine, SORUNLA YÜZLEŞMEYİ tercih etsek.
En azından bir eğitim kurumu olarak yapsak bunu…
Gaziantep İslam Bilim Üniversitesi Rektörü’nün kendisini 4 fakülteye dekan vekili olarak ataması haberini, çarpıklığı düzeltmek için fırsat olarak kullanmayı denesek…
**
Bu zor olan yol tabi.
En iyi defans, saldırmaktır prensibiyle gönder demeci; “Olumsuz algı yaratmaya çalışıyorlar…”
KİMLER ve NEDEN sorusuna cevap vermeden…
Eksik kalmış o zaman;
“Yükselişimizi çekemiyorlar, Bizi KISKANIYORLAR…”
“GİBTU şaha kalktı, bizi aşağı çekmek istiyorlar…”
**
Üniversite Rektörü Prof. Dr. Nihat Hatipoğlu, haberleri “Maalesef bu tür habercilik Türkiye’nin bir gerçeği oldu.” şeklinde yorumluyor.
Türkiye’nin acı gerçeklerini dile getirelim o halde…
“Ben atadım oldu” mantığıyla atandığı üniversitenin bulunduğu şehre, taşınmaya bile ihtiyaç duymayan rektörlerdir, bu ülkenin gerçeği.
Haftalık 5 günlük mesaisinin 1-2 gününü televizyon programı için çalmak ve eleştirileri “Rektörlükten aldığım maaşı, burs olarak dağıtıyorum” diye cevaplayan anlayıştır, Türkiye’nin acı gerçeği…
İlahiyat Profesörü ile yola çıkan ve kadrosu yokken, öğrenci almaya hazırlanan Tıp Fakülteleridir Türkiye’nin acı gerçeği…
**
Sayın Hocam, “Kimse artık gerçeğin peşinde değil, görmek istediğinin peşindedir.” diyorsunuz.
Hadi sizin görmek istemediklerinize bakalım.
2 yılı geride bıraktığınız üniversitenizde, siz dahil 3 profesör olduğunu açıkladınız.
Bu fakültelere öğrenci almak ve resmî işlemleri yürütmek için dekan atamak zorunda olduğunuzu söylüyorsunuz. Haklısınız da…
Peki fakültenin dekan ihtiyacını bile hülle yolu ile çözdüğünüz bu üniversiteye, bu şartlarda öğrenci alınmasını, siz nasıl görüyorsunuz söyleyin.
Tıp Fakültesi başında bir İlahiyat Profesörünün, hem de vekaleten durması nasıl görünüyor, siz anlatın bize.
2 yıldır rektörlüğünü yaptığınız üniversitede, sizden başka sadece iki profesör varken,
Yeni bir üniversite olduğu için çok daha fazla mesai verilmesi gerekirken,
Şehre taşınmayı bırakın, televizyon programcılığını bile bırakma ihtiyacı hissetmemeniz, sizin oradan nasıl görünüyor söyleyin…
Açıklamanızda “Ramazan yaklaşıyor” demişsiniz.
Mesela Ramazan Ayı’nda sizi yeni üniversitenizi toparlamak için rektörlük makamında çalışırken mi göreceğiz, yoksa televizyon ekranlarında mı?
Nerede göreceğiz, siz söyleyin hadi…
**
İnsanoğlu beşer, insanoğlu şaşar…
Bırakın olumsuz algı yaratma bahanelerini…
Karar verin;
Milyonların izlediği popüler bir TV programcısı mı olmak istiyorsunuz,
Ülkenin geleceğinin kazanılmasında rol alan bir rektör, bir eğitimci mi?
İkisi bu şartlarda bir arada yürümez Sayın Hatipoğlu…
