Gaziantep FK’ya destek gecesinde 240 bine yakın forma satılmış.
24 milyon TL’ye yakın da gelir elde edilmiş.
Katılımı arttırmak için iki de ünlü sanatçı getirilmesine rağmen, baklavacılar geceye katılmamış.
Bunlar sosyal medyadan öğrendiklerimiz…
SMS ile 10 TL destek çağrısı yaparken, yardım gecesinde sanatçılara neden yüzbinler verilir?
O ayrı bir tartışma konusu; Girmeyelim…
**
Gaziantep FK’nın tek sorunu paraydı, çözüldü mü?
Süper Lig’de 15 hafta sonunda 8 bin 513 seyirci ortalaması ile 12. sıradayız.
Dört büyüklerle oynanan maçları çıkardığınızda, ortalamamız 6 bin 209’a geriliyor.
Ligin dibindeki Kayserispor, küme düşme hattındaki Antalyaspor, Ankaragücü, Konyaspor, bizden çok daha yüksek seyirci ortalamasına sahipler.
Neden bizden alt sıralardaki takımlar, daha fazla seyirciye oynuyor?
Kriter puansa, neden onlardan gerideyiz?
**
Daha ilginç bir örnek; Ligin dibindeki Kayserispor, zirvedeki Sivasspor’a maç başına 2 bin kişi fark atıyor…
Para ve puanı baz alırsak Sivas’ta işler yolunda.
En fazla puanı ve en fazla geliri elde ettiler.
Ama işin sosyal yönü?
Başarıyı, sevinci paylaşmak, bütünleşmek?
Zirvenin keyfini, şehirle paylaşamıyorsan ne anlamı var?
Kasası en dolu kulüplerden Gençlerbirliği 4 bin kişiye oynuyorsa,
Başakşehir’in başarısı sadece 3 bin 390 kişiyi heyecanlandırıyorsa, bir şeyler eksik kalmıyor mu?
**
Gaziantep FK yönetimi de para ve puanı tercih eden tarafta anlaşılan…
240 bin forma sattık, 24 milyon lirayı kasaya koyduk.
Ya sonra..?
Seyirciye ihtiyacınız yok mu?
Yoksa para ile çözeriz sorunları mı diyorsunuz?
**
Mesela neden forma sattınız?
Bağışçılar, 100 tane 200 tane forma yerine kombine bilet alsalar, çalışanlarına, yakınlarına dağıtsalar, tribünleri doldurmaya yönelik daha güzel bir hamle olmaz mıydı?
Evet ekonomi kulüpler için son derece önemli.
Ama kasa gibi, tribünleri de doldurmak gerekmiyor mu?
Gençleri, öğrencileri tribünlere çekmek neler yapacaksınız?
Şehirle bütünleşmeye yönelik hamleleri, ne zaman atacaksınız?