Ben ve benim gibi kısıtlamalı…

Belki korona ile hiç alakası olmayan, ancak yaşının hükmü gereği:

Başım, duvarlara vururcasına, çatlarcasına ağrıyor…

“Başım ağrıyor” diyemeyen.

Hafif boğazım ağrıyor, yutkunmakta zorlanıyorum, hafif öksürüyorum…

“Boğazım ağrıyor, yutkunmakta zorluk çekiyorum, hafif öksürüyorum” diyemeyen…

Vücudundaki kırgınlıklar için, başının ağrısı için, kendini:

Herhalde cereyanda kaldım ondan…

Boğazında ki yanma, ağrı için, kendini:

Herhalde fark etmeden soğuk bir şeyler içtim ondan…

“Ayaklarıma, baldırlarıma sık sık dayanılmaz kramplar giriyor, durup dururken parmaklarım eğri-büğrü donup kalıyor” diyemeyen…

Bu kramplar için, kendini:

Herhalde harekesiz kaldım, ondan…

Bütün bu acıları etrafında kendini sevenlere, pervane olanlara çaktırmadan geçiştirmeye çalışıyor…

Diyelim!

 Bu yapılan doğru mu?

Elbette değil!

Sağlık ocaklarına öyle kafanca girmiyorsun… Yazdıracağın bir ilaç varsa kapıdaki görevli listeni elinden alıp doktora yazdırıp, ilaç şifreni getiriyor…

Yahu benim doktora anlatmam gereken kimi şeyler var.  Doktorun muayene etmesi gerekmez mi? İlcacımı ona göre yazması gerekmez mi? Yok öyle şey en fazla doktorun kapısında derdini anlatmaya çalışıyorsun. Muayene etmek yok!

Devlet hastanelerinden randevu alınamıyor.

Özel hastaneler bir yerde bir ticarethane…

Hastalığıma teşhis konması için en aşağı 3-5 teste tabi tutulurum ve bunların tamam ücrete tabi…

65 yaş üstüyüm ya…

Acilen bir ürologla görüşmem…

Ya da…

Bir ay sonra yeniden görüşelim diyen Kalp Damar Cerrahına…

Ya da bitmek üzere olan ALZHEİMER ilacıma devam edip etmemem gerekiyor mu diye sormak için Nörologa…

Nasıl ulaşmalıyım…

Bahsettiğim hastalıklar yaşlı insanları ölüme götürecek hastalıklar arasında değil mi?

Yani günümüzde sadece 65 yaş ve üstü insanların ölümleri…

Korona virüsünün bulaşıp bulaşmamasına mı bağlı…

Yani…

Bu virüs salgını dönemin den önce: Yaşama tutunmak için ellerinden geldiğince doktorunu-ilacını ihmal etmeyen 65 yaş ve üstü insanların bu hakları da böylece gasp edilmiş olmuyor mu?

Yani…

 Ölenler ölür kalan sağlar bizimdir mi?