Felç(inme), Türkiye’de ki ölüm sebeplerinden üçüncü, sakatlık nedenlerinden birinci sıradadır. Ölüm ve sakatlık yüzdesi bu kadar fazla olan Felç(inme) hakkında biraz bilgi vermek istiyorum.

Felç(İnme) nedir, nasıl oluşur?

            Felç(inme) beyni besleyen damarların tıkanması (iskemik) veya kanaması (hemorajik) sonucu ortaya çıkan hastalık tablosudur. Her iki durumda da beynin kan akışı bozulmaktadır. Tıkanan veya kanayan damarın beslediği beyin bölgesine oksijen ve gerekli besin maddeleri ulaşamaz. Sonuçta beynin bu bölgesinin vücut üzerindeki kontrolü ortadan kalkar. Hastalığın bulguları etkilenen bölgeye göre değişiklik gösterir.


 Felç(inme) belirti ve bulguları nelerdir?

Felcin(inmenin) belirti ve bulguları çok değişik olabilir. Ancak bütün bulgular aniden ortaya çıkar. İnmeyi akla getirmesi gereken belirti ve bulgular şunlardır: çok şiddetli baş ağrısı, kafa karışıklığı, kişileri, bulunulan yeri ve zamanı birbirine karıştırma, herhangi bir kolda bacakta veya yüzde uyuşma, zayıflık veya hareket ettirememe, konuşmanın aniden bozulması, görme kaybı, denge kaybı veya koordinasyon isteyen becerilerin yapılamaması. 

Kimler risk altındadır?

Felç(inme), ön planda hareket kaybı ile ortaya çıkmasına rağmen aslında  beyindeki damar hasarının bir sonucudur. Bu nedenle, genel vücut sağlığını ve damar yapısını tehdit eden her türlü olumsuzluktan kaçınmak gerekir. Özellikle yüksek tansiyonu, şeker hastalığı ve kalp- damar hastalığı olanlar, obezite, sigara kullananlar, bedensel hareket azlığı ve alkol kullananlar risk altındadır.

FELÇ(INME) REHABILITASYONU Rehabilitasyonun amacı nedir ve nasıl uygulanmaktadır?

            Rehabilitasyonun amacı, hastanın bedensel kayıplarını azaltıp fonksiyonel kapasitesini çoğaltmak, günlük yaşam aktivitelerinde bağımsız olmasını sağlayıp yaşam kalitesini artırmaktır. Uygun hastalarda eski mesleğine dönebilmesi veya yeni bir iş sahibi olması da hedeflenir. 

            Hastanın durumu stabil yani sabit duruma geldikten sonra doktor teşhisine bağlı olarak fizyoterapist hastanın  önce ayrıntılı bir değerlendirmesini yaptıktan sonra eğitime başlar. Belirlenen programa hastanın istekle katılması ve ailesinin de bunun önemini bilmesi gerekir.
             Rehabilitasyon uzun vadeli bir tedavi sürecidir. Her hastanın durumu farklı olduğundan bu süreyi önceden kestirmek ve belli bir zaman vermek mümkün değildir. Önce hastanın temel ihtiyaçlarını giderebilecek hareketleri yeniden kazanması hedeflenir. Yeme- içme, giyinme, soyunma, tuvalet, temizlik faaliyetlerindeki gelişmeler yakından izlenir. 

            Fizyoterapist öncelikle kaybedilmiş kas kuvvetini arttırmaya ve oturma dengesine yönelik çalışır bunlar geliştikten sonra ayakta durma dengesi çalışır , ayakta durma dengesi gelişen hastada yürüme eğitimine başlanır.Bazı hastalar bu duruma çabuk adapte oldukları halde bazılarında yürüme gecikebilir. Araya giren enfeksiyon,  epilepsi ( sara),  bası yarası, kalp ve tansiyon, psikolojik sorunlar yürümeyi geciktirebilir. Deneyimli bir ekip tarafından  uygulanan programlarla bu güçlükler aşılır ve önce destekli, sonra da desteksiz yürüme çalışmaları yaptırılır.

            İnme geçiren taraftaki elin  iyileşmesi ve günlük işlerde kullanılır hale gelmesi bazen gecikebilir. Genellikle ayaktaki gelişme elden daha hızlı olur. Bu durumdaki hastalara özel bir el rehabilitasyonu programı uygulanır.  Belirli egzersizlerin yanı sıra hastanın günlük işlerinde inmeli elini kullanması teşvik edilir.

            Felçteki sorunlar yalnızca hareket   kaybından ibaret değildir. Bazı hastalarda konuşma bozukluğu (afazi),  hafıza kaybı, algılama kusuru, uyum bozukluğu gibi bilişim sorunları da gelişebilir. Bu tip sorunlarla ilgili tedavilerin de rehabilitasyon programına eklenmesi gerekir.

            Rehabilitasyon sürecinin sonunda hastaların büyük çoğunluğu yürüme becerisini yeniden kazanabildiği gibi sosyal ve mesleki yaşantılarına geri dönebilirler.
Hasta evine döndükten sonra da rehabilitasyon sürecine devam edilmelidir. Gerekli görülürse “ev terapistleri (fizyoterapistler) “   tarafından  tedaviye devam edilir.  Diğer taraftan evde bazı düzenlemeler yaparak günlük yaşamını kimseye bağımlı  olmadan  sürdürebilmesi  sağlanır.

ÖLEN BEYİN HÜCRELERİNİN GERİ DÖNÜŞÜ MÜMKÜN DEĞİL FAKAT HASTALAR NASIL İYİLEŞİYOR?

            Beyin damarlarını kanaması ya da tıkanması sonucu oluşan hasarda ölen beyindeki sinir hücreleri tedavi sonucu iyileşmez. Peki beyin hücreleri iyileşmiyorsa hasta nasıl iyileşiyor? Şöyle ki : Beyin hücrelerinin yeniden öğrenebilme kapasitesi vardır(nöroplastisite). Fizyoterapistler bunu kullanarak ölen beyin hücrelerinin yeteneklerini diğer sağlam beyin hücrelerine öğretmeye çalışmaktadır, bu rehabilitasyonun da temelini oluşturmaktadır. Yani kaybedilmiş yetenekler fizyoterapistler tarafından yapılan bir çok egzersiz ve tedavi teknikleri sayesinde sağlam beyin hücrelerine öğretilir.

Felç geçiren hastaların fonksiyonel kazanımlarının en üst düzeyde olması için erken rehabilitasyon çok önemlidir. Gecikilmiş bir rehabilitasyon da kas kısalmaları, eklem kireçlenmeleri, kas sertliği, güç kaybı gibi sebeplerden dolayı hastanın rehabilitasyonu zorlaşmakta ve kalıcı sakatlığın önü açılmış olmaktadır.

            Hasta ve hasta yakınlarına son olarak söyleyeceğim ne yapacağınız belli erken rehabilitasyonun öneminden bahsettik ilk zamanlarınız sizin için çok önemli bunu iyi değerlendirin.

   Herkese sağlıklı günler diliyorum…