Dün renklerle ilgili yazımı Özdemir Asaf’ın beyaz şiiriyle bitirmiştim. Bugün de size aynı şairin kısa şiirlerinden örnekler vereceğim. Seviyorum kısa şiirleri, ne yapayım.

Bana sanki kısa şiir yazan şair çok zekiymiş gibi gelir. Zira meramını birkaç dizede anlatabilmeyi başarır b şair. Basit gii görünse de asit değildir dizeleri.

İşte Özdemir Asaf’ın kısa şiirlerinden örnekler:

Her seven sevilenin boy aynasıdır.

Sevmek sevilenin o aynaya bakmasıdır.

***

Sevilenin yanlışı görünmez,

sevilmeyenin görüntüsü yanlıştır.

***

Evlilik, iki kişilik yalnızlıktır.

***

Bir sevgiyi anlamak, bir yaşamı harcamaktır...

Harcayacaksın!

***

Dün sabaha karşı kendimle konuştum.
Ben hep kendime çıkan bir yokuştum.
Yokuşun başında bir düşman vardı.
Onu vurmaya gittim, kendimle vuruştum.

***

Yalnızlık paylaşılmaz, paylaşılsa yalnızlık olmaz.

 *** 

Ben ölseydim, o belki ağlardı.

Ama o ağlasaydı, ben ölürdüm.

***

Seni bulmaktan önce aramak isterim.
Seni sevmekten önce anlamak isterim.
Seni bir yaşam bitirmek değil de,
Sana hep yeniden başlamak isterim.

***

Bir kez geçer, bir insan bir karşı'ya,
Ondan sonra artık her-şey karşı'dır ona.

***

Ölüm; ben seni utanç ile titrerken gördüm.

***

Ölünceye kadar seni bekleyecekmiş,
Sersem.
Beni seni beklerken ölmem ki...
Beklersem.

***

Keşke sen ben olsan;

seni sevmenin ne kadar zor olduğunu anlasan,

Keşke ben sen olsam;

bu kadar sevilmenin tadını çıkarsam.

***

Kendi bahçesinde dal olamayanın biri,
Girmiş bahçeme ağaçlık taslıyor.

***

Yanına kadar koştuktan sonra,

bir adım daha atamayacaksan eğer;

oraya kadar sakın koşma.

Sana değil, bekleyene yazık olur.

***

Bir insan treni kaçırırsa başka bir tren gelir onu alır.

Bir ulus treni kaçırırsa başka bir ulus gelir onu alır.

***

Bu dizelerden beni et çok etkileyen sonuncusu oldu. Hepimiz tek tek kaçırdık bütün trenleri üzülmedik yine de. Çünkü bir trenin daha geleceğini biliyorduk.

Ama benim ulusum treni kaçırdı ve o ulusu alıp götürecek bir tren daha gelmeyecek.

İkinci bir trenin gelmesi için daha 900 yıl var. Zira Mustafa Kemaller ancak dünyaya bin yılda bir geliyor.