Her şeye rağmen yine de artık ismi şehirle markalaşan Gaziantepspor maç başladıktan sonra ismiyle formasıyla her şeyiyle ağır basmaya yetti de arttı bile. Maç başlarken yaşanan güzel görüntüler bu şehri hiç kimsenin bölemeyeceğini belki de herkes görmeye çalışmıştır. Fakat bu federasyonun uyguladığı passolig nedeniyle tribünler ayrılmıştı. Bana göre bu uygulama olmasaydı seyirci sayısı belki biraz daha fazla olabilirdi.
Yaşanan bunca badireye rağmen sahaya çıkan o gencecik çocuklar belki de takımın isminin verdiği güvenle Gazişehir’e karşı ilk yarıda iyi mücadele örneği vermeye çalıştılar. Bizler bile maçı izlerken ne kadar da güç farkı olsa da Gaziantepspor’un gençlerinin özverili mücadelesini hayranlıkla izledik.
İkinci yarının başlamasıyla herkesin beklentisi Gazişehir’in özellikle Teknik direktör Hüseyin Kalpar’dan etkili bir taktik beklese de Gaziantepspor’un golü bulduktan sonra bile geriye yaslanmadan oynadığı oyun skoru belirledi. Bu maçta belki de haftanın oyuncusu olmaya aday Alpay Koçaklı, Oktay Güven ,Hüseyin gibi bir kaç isim sanki yıllardır birlikte oynuyormuş gibi çok iyi mücadele örneği göstererek maç sonunda üç puanı hanelerine yazdırmayı başardılar.
Yalnız alınan bu galibiyeti Gaziantepsporlu oyuncu ve teknik ekibin çokta büyütmemeleri gerektiğine inanıyorum. Çünkü ilerleyen haftalarda oynanacak oyunlar ve rakipler Gazişehir gibi düşünmeyeceklerdir. Sonuç olarak hem Gaziantepspor adına hem Gazişehir adına oynanan oyun ve alınan bu sonuç ilerisi için daha bir umut bakmalarına sebep olabilecek türden bir sonuçla bitti.