Herhalde referandum sonrası kimi gazetelerde yayınlanan TÜRKİYE haritasını görmüşsünüzdür…
Bu haritayı nasıl okumalı?
Renklerden birisi, batıda Trakya dâhil, Karadeniz in başlangıcından aşağıya doğru inilirken, MARMARA’da iki gedik verilerek Ege’ye bölgesine ulaşıyor. Ve aynı renk, EGE bölgesinin tamamında kesintisiz AKDENİZ bölgesiyle ulaşıyor. Sahil kentlerinin bittiği ve kara sınırlarımızın başladığı GÜNEYDOĞU da iki gedik vererek ülkenin ta GÜNEYDOĞU ucuna ulaşıyor ve yine aynı renk yukarıya doğru tırmanıyor. Bu tırmanış ta KARADENİZ’in başlangıcına kadar bir gedikle ulaşıyor…
Ha bu arada Karadeniz de ayrı baş çekmiş Zonguldak var…
Ülkenin kalbi de ülkeyi çepeçevre saran renklerden…
Haritaya bakıldığında nüfusu 3-5 ORTA ANADOLU kentinin toplamı kadar bir nüfusa sahip İSTANBUL var. Bir o kadar ANKARA var… Hatta İZMİR var…
AKDENİZ de Antalya var Adana var hatta Mersin var.
Öyleyse bu harita şöyle okunmalı:
Ülkemizin KARADENİZ illerinin dışında kalan tüm sahil kentleri ile Güneydoğu ve doğu illerinin hemen hemen tamamı aynı görüşte…
KARADENİZ sahillerindeki iller ile de ORTA ANADOLU illeri aynı görüşte…
Ve bu iki rengin arasındaki fark pek o kadar çok değil. Yani hemen hemen ülke ikiye bölünmüş gibi bir şey…
Zaten resmi olmayan sonuçlara göre de bu böyle gibi…
Biz iki ay boyunca bu referandumun ne bir kişi ne bir parti meselesi olmadığını söyledik durduk…
Ülkemiz için hayırlı olan netice buymuş ki bu durum tecelli etti.
Hayırlı olsun!