Uzun yıllar sonra Galatasaray'ı ilk defa Gaziantep'te bu kadar cılız bir seyirci topluluğu ile konuk ettik. Bunun en önemli sebebi ülkemizde bu yıl uygulanmaya başlayan Passolig uygulaması. Şehrimize büyük takımlar geldiğinde civar illerden gelen futbolseverler, Possolig uygulaması yüzünden bu maça gelmedi, gelemedi. Bu uygulama bir an önce daha da basit bir hale getirilmeli.

Brüksel'den Şampiyonlar liginden elenmenin vermiş olduğu moral bozukluğu ile gelen Galatasaray takımını bir daha bu kadar kötü yakalayacağımızı hiç sanmıyorum. Bu fırsatı lehimize çevirecek varyasyonları yapacağımıza rakibin adından korkan bir oyun anlayışı ile sahaya çıktığımız için mağlup olmaktan kurtulamadık.

Elbette rakip Galatasaray etkili ve kaliteli futbolculardan kurulu bir ekip. Ama bu kadar da korkak bir oyun anlayışı ile sahaya çıkarsanız mağlubiyeti baştan kabul etmiş olursunuz. Okan Hoca’nın sahaya çıkardığı kadro önce gol yemeyeyim mantığı ile çıkartılmış bir kadroydu. Oyun içinde sahadaki diziliş 4-6 şeklindeydi. Muhammet Demir'in yokluğunda tek forvete kalmış olan Gaziantepspor Chuibike'yi de orta sahaya mahkum ederse golü kim atacak inanın çok merak ediyorum.

Ligde rakibimiz elbette Galatasaray takımı değil. Ama en azından iç sahada oynağımız maçlarda puan yada puanlar almayı hedef edinmeliyiz. 34 haftalık bu uzun maratonun son haftalarında karın ağrısı çekmekten inanın ben bıktım. Eminim Gaziantepspor'lu taraftarlar da bıkmıştır.

Son olarak bu maçın hakemi Özgür Yankaya'yı gösterdiği yanlı yönetimden dolayı vicdanı ile başbaşa bırakıyorum. Umarım geceleri başını yastığa koyduğunda rahat bir şekilde uyuyabilir. Galatasaray takımı galibiyet golünü atarken yapmış olduğu hareketi tribünlerdeki taraftarlar ve ekranları başında izleyen dünyada ki tüm futbolseverler izledi.