New York ta 1857 yılında 40 bin işçinin daha iyi çalışma şartları istemesiyle greve başlaması ve bu greve karşı çıkan polisler tarafından işçilerin fabrikaya kilitlenmesi sonrasında çıkan yangında çoğunluğu kadın olan pek çok işçi can vermiştir. Bu olaydan 53 yıl sonra 1910 da ölen işçiler anısına 8 Mart “Dünya Emekçi Kadınlar Günü “ resmiyet kazanmış 16 Aralık 1977 tarihinde de 8 Mart “Dünya Kadınlar Günü “ olarak kabul edilmiştir. Dünyanın dört bir yanında kutlanan ve pek çok ülkede resmi tatil ilan edilen bir gün olarak belleklere kazınmıştır.
100 yılı aşkın zaman geçmiş olmasına rağmen ve bu süre içerisinde kadınlara birçok hak tanınmış olsa da aslında kadının toplumda hak ettiği değeri görmediği aşikâr.
Maalesef insani standartlarda yaşama hakkı olmayan kadınlar azımsanmayacak kadar çok .
Hala iş yerinde mobbinge maruz kalan, kapasitelerini verimli kullanma şansları ellerinden alınan, geri plana atılanlar var.
İster eğitimli ister eğitimsiz o kadar çok kadın mevcut ki ;şiddet gören , cinayetlere kurban giden ...her biri bir evlat ,bir kardeş, bir anne olan ....
Sadece fiziksel şiddetle kısıtlı değil bu sorun. Aile içinde, başkaları tarafından kendilerine uygun görülen bir dünyayı yaşayan milyonlarca kadın; yemek, çocuk bakımı, temizlik yapmak dışında hiçbir hakka sahip olmadan köle gibi kullanılmakta ve maalesef bu durum, kadına bir görev olarak dayatılmakta. Oysa evde yapılan her iş ayrı bir emek ve özveri ister.
Sadece kadın olduğu için karşılık beklemeksizin bir evin tüm yükünü taşımak görevi neden sırf kadınlara verilir?
Toplum dayatması mı, erkek hegemonyası mı bilinmez ama insan hayatı bu kadar kolay manipüle edilmemeli. İnsana bir “hiç”miş hissiyatının yaşatılması; kişiyi değersiz kılan, özgüvenini tüketen psikolojik bir şiddettir.
Oysa kadın fıtratı gereği naiftir. Nazik, kırılgan, duygusal...
Hak ettiği saygıyı hayatının her alanında görmek ister.
Bu gün, her biri ayrı bir kıymet olan kadınların gününü kutlamadan önce bu konulara değinmeden geçemedim.
Haklarımızın korunduğu ,insanca yaşama koşullarının sağlandığı , fiziki ve duygusal şiddetle karşı karşıya kalan tek bir kadının bile kalmadığı bir dünya için hep birlikte mücadele etmek gerekir .Çünkü kadınların her biri tek başına bir değerdir…
Yeryüzündeki tüm erkekler de bir annenin yani bir kadının eseridir.
8 Mart “Dünya Kadınlar Günü”kutlu olsun.