Emek Partisi (EMEP) Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, 2025 yılı bütçesi kapsamında yapılan Plan Bütçe Komisyonu görüşmelerinde konuştu. Cumhurbaşkanlığı bütçesine dair yapılan görüşmelerde söz alan Karaca, Erdoğan’ın madencilik sektörü için verdiği rakamların gerçeği yansıtmadığını ifade ederek Çayırhan maden ve termik santralinin özelleştirilmesini gündem etti. Karaca, yıllık 10 milyar dolar kârı olan maden sahası için “Buradaki maden sahasından yılda 6 milyon ton kömür üretiliyor.  Termik santral de bugünkü değerle yılda 3 milyar liralık elektrik üretiyor. Maden saha rezervi ile bu entegre tesisinin ömrü en az 25 yıl. Bu işletme bunca kârlılığına rağmen ve bu kârlılık devlet hazinesine aktarılırken şimdi neden satılmak isteniyor?” şeklinde sordu.  

Çayırhan’da özelleştirilmek istenen maden ve termin santral işçilerinin özelleştirmeye karşı başlattıkları eylemlere katılan Karaca, Çayırhan’daki yürüyüşten geldiğini belirterek “Günlerdir -5 maden önünde direniyor işçiler. Dün beraber 17 kilometre yürüdük. Bugün, Çayırhan işçileri ve aileleri konuşacak. Yıllardır size oy veriyorlar ama hayatlarını kararttığınız işçilere kulak vermediniz. Benimle mesaj gönderdiler. Kulaklarınızı iyi açmanızı diliyorum. Bugün aynı zamanda sermaye için parsellediğimizi, yüzde 70’inden fazlasını maden içinde saklandırdığınız, Kütahya Artvin, Ordu, Eskişehir, Çanakkale Balıkesir halkı da konuşacak.” sözleriyle başladı.  

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile görüştü Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile görüştü

“AKP Geldiğinde 129 Milyar Olan Dış Borç 4 Kat Arttı”

Cumhurbaşkanlığı sisteminin “hız, istikrar, güç” sloganıyla hayata geçirildiğini ancak sistemin Saray’daki tek adamı bir imza ile hızlı el koyma, yer altı yer üstü zenginliklerini birilerine hızlı transfer etme gücü ile donattığını ifade eden Karaca, madenlerin en çarpıcı örnek olduğunu söyledi. Madenler kamudayken gayri safi milli hasılanın yüzde 2’sini oluşturduğunu belirten Karaca, özelleştirmeyle birlikte oranın yüzde 1’e gerilediğini belirterek “Kamusal üretim düştü, irili ufaklı sayısız maden ocağı mantar gibi türedi.  İşte TTK üretimi: 2010’da 1.7 milyon tonluk üretimi 2023’de 780.000 binlere inmiş. Yıllardır değerli madenlerin çıkartılması ve bu madenlerin sanayide işlenmeden ham madde olarak satışı önemli bir döviz kalemi olarak görüldü. Ekonomiye çok önemli bir katkısı olacağı ileri sürüldü. Altın ve gümüş madenlerinin işletilmesi, altın ve gümüş üretilmesiyle kişi başına düşen gelirimizin artacağı ve iktisadi olarak da büyüyeceğimiz hikayesi son yirmi yıl içinde sıkça anlatıldı. 500 ton altın üretildi. Hani nereden toplumsal zenginlik? AKP geldiğinde 129 milyar olan dış borç 4 kat arttı 516 milyar doları buldu.” sözleriyle eleştirdi. 

Erdoğan’ın “Maden ihracatımızı 7 kat artırarak 2023 yılında 5,7 milyar dolara çıkardık” diyen cumhurbaşkanına seslenen Karaca “Sömürge madenciliğinin bir sonucu olmasın o? Ortada ne kamu çıkarı, ne ihtiyaca göre plan var. Zenginliğin birilerinde kaldığı talan ettirilmiş doğanın ve külfetin halka bırakıldığı bir süreç var. Saray’a düşen de var: Cumhurbaşkanına gelecek yıl için 17 milyon lira değerinde 20 araç alımı için ödenek ayrıldı mesela. Talan ettirdiğiniz ülkede rahat rahat gezin diye.” dedi. 

“Elektrik Üretiminde Kamunun Payı Yüzde 17’ye Düştü”

Cumhurbaşkanının peşkeş imzalarından birinin de Çayırhan enerji santralinin özelleştirmesi için atıldığını belirten Karaca “Milyarlarca liralık değer üreten, 800 konutluk lojmanı, kıymetli arazisi bulunan Çayırhan’ı bir imza birilerine peşkeş çekeceksiniz. Çayırhan yılda 10 milyon dolar kar ediyor. Santral tahminen en çok 2 milyar liraya satılacak. Santralin sadece 800 adet lojmanının değeri 800 milyon lira. Ek üniteleri ile birlikte değeri 25 milyar lira ve 2 milyar liraya satış demek peşkeş çekmek demek.” sözlerini sarf etti.  

Maden sahasından yılda 6 milyon ton kömür üretildiğini hatırlatan Karaca “Termik santralde bugünkü değerle yılda 3 milyar liralık elektrik üretiyor. Maden saha rezervi ile bu entegre tesisinin ömrü en az 25 yıl. Bu işletme bunca kârlılığına rağmen ve bu kârlılık devlet hazinesine aktarılırken şimdi neden satılmak isteniyor? Elektrik üretiminde kamunun payı yüzde 17’ye düştü. Çayırhan’ı da satıp bu payı daha da düşüreceksiniz, tamamen özel sektöre bağımlı hale geleceğiz.” şeklinde kaydetti.  

Editör: Samet Koçum