Suriye'de ne işimiz var diye sorgulayanlara:
Bir defa İdlip'te yaşayan dört milyon insan var, ve askerimiz oradan çekilirse zalim esed rejimi sebebiyle kaçan dört milyon idlip'li sınır kapımıza dayanacaktır.
Zaten ülkemizde dört milyon Suriyeli varken, bir dört milyonu daha kaldırmamız çok güç olacaktır.
Ve elhamdülillah " Müslümanım" diyen bizler o vakit nasıl sınır kapılarını kapatıp insanlığa karşı üç maymun oynayacağız?
Vicdani ölçüden bakılırsa ülkede "Suriyeli istemiyorum" diyenler askerimizin orada olmasına da ses etmemesi gerekir !
Bizim Müslüman olarak önceliğimiz "Allah'ın rızası" sonra kendi vatanımızın karış karış toprağının menfaati ve huzurudur.
Ayrıca Türkiye’nin sınırlarını korumak zorundayız. Bundan bir kaç yıl önce Hatay’a, Urfa’ya roketatarlarla saldırdılar. O vakit de şehit olan askerlerimiz vardı.
Her ağızdan bir ses duyduk, niçin operasyonlar düzenlenmiyor diye. Sınırda olan her olay bizi etkiler. Buna kayıtsız kalacak kadar cahil değiliz.
Ve dahası sınırda PKK-PYD ile kurulmak istenen bir terör devleti var. Bunun adımları atıldı. Kararları alınmış vaziyette iken sınırlar bu denli tehdit altında. Amerika, Rusya arka planda Yahudi; kilometrelerce uzaktan gelip at koşturacak, teröristleri besleyip, şer ittifakı yaparak mazlumlara zulmedecek ve zamanla ülkemize sıçrayacaklar! Rahmetli Erbakan Hoca’nın
"Haçlı Siyonist ittifakları Suriye'nin işgalini istemelerindeki asıl maksat, büyük İsrail’i kurmaktır. Maksat bütün insanlığın Yahudi’ye köle olmasıdır. Maksadı gayeleri Türkiye’ye sıçramaktır." sözlerini doğruluyor.
Bu durumda Türkiye sınırını korumak, mülteci gelmesini engellemek, sınırda terör devleti kurdurmaya izin vermemek, diplomasi ile güvenli bölge oluşturarak sivil katliamını önlemektir. Bu kadar hakikate rağmen hâlâ devleti suçlayanlar bir kez değil on kez düşünmeliler...