İnsanlar anasından suçlu olarak doğmadı . Yaratan oldu
Bu gün toplum içerisinde, yaşayan suçlular belki de elini kolunu sallayarak gezerken, suçla ilgisi olmayanların cezaevlerini doldurduğunu düşünüyorum. Buna bir açıklık getirerek başlarken, biraz geriye,2002 yıllarına dönmem gerekiyor. O tarihlere de ilimizde okul önü çeteler diye bazı kanunsuz işlerle uğraşanlar türemişti. Okul önlerinde sigara, hap satmalar ve gözlerine kestirdikleri öğrencileri tartaklamalar ile okuldan kız kaçırmalara varıncaya kadar uzanan ve hatta yanlarına arkadaş edinmeleri için birilerine bıçaklatıp, birde sahiplik koruma gibi tavırlarla, o günleri çok gördüm ve bazen de içinde yaşadığım oldu.
Bulunduğum siyasi ortam ve yazarlığım neticesinde dile getirip emniyete çağrılarda yaptığım olmuştu. Hatta ilimizin en gerçekçi radyolarının birinde canlı yayında çağrıda bulunurken yetkilileri uyarmıştım. Tabi ondan sonra yaşadıklarımı ben bilirim. Herhalde yazmakla roman olur. 2002 sonrasına doğru uzanan yıllar ve 2013’e gelinceye denk şahit olduğum ve araştırdığım suç ve suçlular, bilgilerimi gerçekten yetkililer ile yargıya anlatabilsem belki de şu an binlerce o günün çocukları şimdinin gençleri hiç yere cezaevlerinde nasıl yatıp çıktıklarını ve nasıl bir suç makinası haline getirildiklerini göz önünde bulundururlardı.
Geçmişte yaşayıp ve şahit olduğum olaylardan birkaçı, gayri meşru geçinip suç işleyenlerin, yaşı küçük çocukların suçu üzerine almaları için yapılan bazı oyunlar veya uyuşturucu gibi hap ve buna benzer maddeler ile küçük çocuklara suç işletilmesi gibi nice tanık oldum.
Yıllarca bunların üzerine çok gittim, tehdit edildim. Bazı sorunlarla karşı karşıya geldim. Çünkü bu ilde 2002 ve 2005 yılları arasında tam bir başı bozukluk başlamıştı. Suçlu başka suçu kabullenen başkaydı. Bu olayların yaşanması ve son olarak, ilimize atanan sonraki Emniyet Müdürü Dr.Ali Yılmaz’la yaptığım görüşmeler ile varılan sonuçlar, kayıtlarda mevcuttur. Ancak o aralar beni de bataklığa çekmek isteyenler, benden bir can aldılar. Çünkü bana güçleri yetmeyince çelmeyi başka türlü taktılar. O günün Başsavcısı Ahmet Karayiğt’le yaptığım görüşmeler ve sonrası, Başsavcı Kazım Arapoğlu ile yaptığım diyaloglar bir nebze de sonuç verdiyse de bazı noktalarda güçlüler kazandı.
DEVAMI YARIN