Hatayspor ile yapılacak bu maç, oldukça önem arz eden bir karşılaşmaydı. Hatayspor zor bir takım olduğu gibi Gaziantep FK ise geçen yıl deplasman fobisi yaşayan bir takım olmuştu. Bu yıl ise, en çok bu hususta çekinceler vardı. Bu maçtan galip gelerek özellikle de deplasman fobisi kırılması bizleri çok sevindirdi. Tabi bunun yanı sıra lige güzel başlamak ve bunu devam ettirebilmek adına oldukça önemliydi. Oyun olarak çok düşündürücü bir Gaziantep FK izlesek de sonuç olarak fikstürde istenilen yerde olan Gaziantep FK var.
Öncelikle müsabakayı analiz edelim.
Gaziantep FK, Hatayspor takımını ikinci bölgede karşılayıp hem hücum yapmalarını engelledi hem de baskı kurarak hataya zorladı. Nitekim de ilk golü öyle bulduk. Akabinde ikinci golü bulmak için ataklar yapılsa da Hatay’ın sağ kanattan hızlı oyunu ile ağlarımızda golü gördük. Ertuğrul’un burada yavaş kalması ve oyunu sezememesinden kaynaklı yenilen bu golde Ertuğrul, bu hatanın tekrar yapılmaması için dersini çıkarmalı. İkinci yarıya ise kısa zamanda uyum sağlayarak önemli işler yapan Jevtovic’in golüyle başladık. İşte sorun bundan sonra başlıyor. 2-1 gibi riskli bir skorla oynuyoruz. Gaziantep FK ne kadar üçüncü gol için ataklar yapıyorsa Hatayspor da aynı şekilde beraberlik için ataklar yapıyor. Cömertçe harcadığımız pozisyonlarla golü bulamayınca özellikle de son dakikalarda yüreğimiz ağzımızda son düdüğü bekledik. Uzatma dakikalarında Hatay’ın duran top ile vuruşuna Günay yine sahneye çıkarak büyük bir üzüntünün önüne geçiyor. Ve nihayete galibiyetle müsabakayı tamamlıyoruz. Bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Bu her zaman böyle olmaz.
Buraya kadar her şey iyi güzel de düşündürücü olan nedir?
Şöyle ki;
Ligin 3.haftasını geride bıraktığımızda 2 galibiyet 1 beraberlik ile 7 puan toplayan Gaziantep FK şuan ligin en iyisi konumunda. Puan ve sonuç olarak bu durumdan herkes memnun. Lakin oyun olarak bazı hususları masaya yatırmak gerekiyor. Ankaragücü maçından Hatayspor maçına kadar aynı skor riski ile karşı karşıyayız. Son dakikada bir gol yenilse bütün emeklere yazık olacak. Markovic gibi bir deneyimin net bir şekilde pozisyonu harcaması akıl alır gibi değil. Bunun yanı sıra rakibi hataya zorlayarak kazanılan pozisyonda Joa yanındaki arkadaşına aktaramıyor. Bir başka pozisyonda Furkan ceza yayına kadar çok iyi getirip yapacağı en kötü seçimi yaparak şut çekiyor ve topu alakasız bir yere gönderiyor. Furkan, yanındaki arkadaşına aktarsa işler daha farklı olabilir. Akabinde yine atağa çıkan Gaziantep FK topu Mirza ile buluşturuyor. Mirza ise sağında solunda olan arkadaşlarına vermek yerine topu tutuyor ve amaçsızsa kaybediyor. Burada sorulması ve çözülmesi gereken konu şudur; bu arkadaşların bencilliği nedir? Aksi bir durum olsa maç beraberlik ile ya da mağlup olarak bitse bu kadar emeğe yazık olmasının vicdanen hesabını verebilecekler mi? Böyle bencil oynanması Markovic’in kaçırdığı net pozisyondan daha önemli bir husustur. Çünkü son vuruşta bunlar olabilir. Ama son vuruş için uygun arkadaşa pas yapılmaması kabul edilemez. Erol hocanın bu hususta oyuncularını uyarması gerekmektedir. Bunların yansıra, takımın kondisyon olarak sonradan oyundan düştüğünü görüyoruz. Bunu iki hafta üst üste Hatay’da oynanması ve Hatay’ın nemli sıcak havasına bağlamak istiyorum. Aksi halde çok dayanamayız. Büyük sıkıntılar yaşayabiliriz.
Eğer ki bu hususlar çözüme kavuşturulursa yürekten inanıyorum çok daha güzel bir Gaziantep FK izleyeceğiz. Erol Hocanın da bunun farkında olduğuna inanıyor, çözüme kavuşturacağı hususunda da güveniyorum.
Şimdi ligin en zorlu takımlarından Antalyaspor mesaisine başlıyoruz. Üstelik Gaziantep Kalyoncu stadında oynayacağız. Öyle umut ediyorum ki taraftarlarımız tribünleri dolduracaktır. Çünkü artık görev sırası taraftarlara geçmiştir. Öyle umuyorum ki güzel bir futbol şöleni ile puan ya da puanlar alacağız.
Mutlu haftalar diliyorum.