Değerli Yaşamseverler,
Zafer Bayramınızı en içten dileklerimle kutlarım!
Herkesin bir rayı vardır. Üzerindeyken hayatta rahatlıkla akarsınız, ancak çıktığınızda permeperişan olursunuz…
Geçen gün eşimle pandeminin ekonomik ve yaşamsal etkilerini gerçek anlamıyla ne zaman göreceğimizi konuşuyorduk. İkimiz de bunu henüz tam olarak gördüğümüzü düşünmüyoruz.
2020 sarsıcı bir yıldı. Pandemi başladı, evlere kapandık, trafik, vs karmaşasından kurtulup yaşantımızı birçok alanda sadeleştirme imkanı bulduğumuz için biraz rahatladık, aşı umuduyla bekledik, derken 2020 bitti. Hem ülkemizde hem dünyada ekonomik darlığı tam anlamıyla görmedik, zira hükümetler bir takım hibeler ve desteklerle ekonomilerini kör topal da olsa ayakta tuttular.
Ancak 2021 farklı. Yılın başında yaşanan tam kapanma herkesi zorladı. Ekonomik anlamda zaten zorda olan insanlar bir de zihinsel-ruhsal-bedensel anlamda iyice sıkıştılar. Eve kapanmaktan bunalmış, izolasyon hissiyatı yükselmiş kişiler, ekonomideki belirsizliğin de getirdiği geçim kaygısıyla zihinsel zindeliğini, yani dengesini oldukça kaybetti. Bir nevi raydan çıktı. Pandemi, sadece cüzdanı değil, zihinleri de oldukça hırpaladı.
Burada zihinsel zindeliğin altını özellikle çiziyorum, zira zihin öyle bir şey ki dengede ve kontrolde tuttuğunuz zaman size muazzam şekilde hizmet eder. Ancak kontrolden çıktığında sizi duvardan duvara vurup perişan eder. Kuvvetli ifadeler kullandığımın farkındayım, zira bu söylediklerime pandemi döneminde maalesef bizzat yakın çevremde sıklıkla şahit oldum.
2021, sadece ekonominin değil, insan zihninin de raydan çıktığı ve pandeminin etkilerinin iyice görülmeye başladığı yıl olarak kayıtlara geçti bile. Etkisi 2022’nin en azından bir kısmına uzanacak gibi görünüyor.
Bu durumun size etkisi iki şekilde olmuş olabilir:
Ya zihinsel dengesini kaybetmiş grup içinde tekrar yolunuzu bulmak üzere çırpınıyor olabilirsiniz.
Ya da zihinsel dengeniz nispeten yerinde olduğu için kendinizi yukarıdaki gruba yardım etme çabası içinde bulabilirsiniz.
İlk gruba önerim, ivedilikle profesyonel yardım almaları. Burada önerebileceğim daha işe yarayacağını düşündüğüm başka yöntemler yok.
Ancak ikinci gruba bir önerim, bir uyarım var. Pandeminin yaşamınızdaki etkisini iyi yönetmiş ve bugüne kadar sağ salim gelmiş olabilirsiniz. Fakat pandemide dengesini yitirmiş insanlara yardım etmeye çalışırken siz de dengenizi kaybedip sakın ola düşmeyin. Rayınızdan çıkmayın. Yardıma ihtiyacı olanları görmezden gelin, umursamayın değil dediğim. Dediğim, kendinizi unutmayın, kendinize iyi bakın, kendinizi harcamayın. Kendinizi önceliklendirin.
Önümüzdeki zamanlar kritik önemde. Pandeminin yarattığı koşullar tüm dünyayı bir süre daha zorlamaya devam edecek. Bu gibi durumlarda kendi zihinsel esenliğinizi önceliklendirmeniz çok önemli. Bundan sonraki yeni yaşam düzeninde hayatta kalıp yaşam yolculuğunuza büyüyerek ve gelişerek devam edebilmenizin tek yolu, sizi raydan çıkartma potansiyeli olan ortamlardan ve insanlardan ışık hızıyla uzaklaşmanız. Bazen bu aileniz bile olsa yapmanız gerekebilir.
Kanımca dünya öyle bir dönemden geçiyor ki, toplumsal esenliği yaratabilmemiz için öncelikle her birimizin kendi evimizin önünü süpürmesi gerekiyor. Her birimizin kendi yaşamımızın yularını elimize almamız ve yaşantımızın kaptan koltuğuna geçme cesaretini ve isteğini göstermemiz gerekiyor. Bunu yapabilmek için ise bazen uzaklaşmak gerekiyor.
Mesajımı aldınız umarım.
Sevgiyle,