Ticaret Bakanı Ömer Bolat, "Şirket kuruluşlarına ilişkin ticaret ve sanayi odalarına yapılacak ödemelerin 2025 yılında elektronik ortamda gerçekleştirilmesini sağlayacak, bu süreçleri tamamen elektronik ortama taşıyacağız." dedi.
Şirket kuruluş işlemlerinin elektronik ortamda MERSİS üzerinden yürütüldüğünü aktaran Bolat, "Şirket kuruluşlarına ilişkin ticaret ve sanayi odalarına yapılacak ödemelerin 2025 yılında elektronik ortamda gerçekleştirilmesini sağlayacak, bu süreçleri tamamen elektronik ortama taşıyacağız. Böylece girişimcilerimize, ticaret sicili müdürlüğü veya herhangi bir kuruma gitmelerine gerek kalmadan elektronik veya mobil imza ile evlerinden veya ofislerinden şirket kurma imkanı getirmiş olacağız." diye konuştu.
Bolat, şirket kuruluş başvurusu, firma sorgulama, kısıt koyma gibi işlemlerin "MERSİS Mobil" uygulaması üzerinden yapılabildiğini anımsatarak, yeni yılda da bu işlemlerin yanı sıra şirket bilgilerindeki değişikliklere ilişkin başvuruların da mobil uygulama üzerinde yapılabileceğini söyledi.
"9 ayda vergi gelirlerinin yüzde 23,7'si gümrüklerden tahsil edildi"
Gümrük hizmetlerine kolay ve hızlı ulaşılmasını sağlamak amacıyla yürütülen çalışmalara ilişkin de bilgi veren Bolat, gümrüklerde bu yılın 10 ayında 2,5 milyon ithalat, 4,1 milyon ihracat beyannamesi düzenlendiğini belirtti.
Bolat, aynı dönemde yaklaşık 10,3 milyon araç, 7 milyon konteyner ve 152 milyon yolcu işleminin gerçekleştirildiğini aktarırken, bu yılın 9 ayında Türkiye'nin vergi gelirlerinin yüzde 23,7'sinin gümrüklerden tahsil edildiğine dikkati çekti.
Söz konusu çalışmalarla amaçlarının, dış ticaretin akışını, sade, şeffaf, dijital ve kolaylaştırılmış yeni nesil gümrük uygulamalarıyla koordine etmek olduğuna işaret eden Bolat, "Sınır ötesi e-ticaret eşyasının ihracatının basitleştirilmiş gümrük beyannamesiyle hızlı şekilde yapılabilmesini teminen geliştirdiğimiz projenin yanı sıra Liman Tek Pencere, Konteyner ve Liman Takip, Tek Pencere, Serbest Bölgeler Bilgi, Yükümlü Kayıt ve Takip sistemleri ile Kağıtsız Gümrük Projesi gibi uygulamalarla işlemlerin dijital ortamda tamamlanabilmesine katkı sağladık." ifadesini kullandı.
"Yetkilendirmiş yükümlü uygulaması yaygınlaştırılacak"
Bakan Bolat, kamu açısından güvenilirliği kanıtlanmış firmalara gümrük mevzuatı bakımından çeşitli kolaylık ve ayrıcalıklar sağlayarak, bu firmaların gümrük işlemlerinin hızlı şekilde gerçekleştirilmesine imkan veren "Yetkilendirilmiş Yükümlü Sertifikası" uygulamasını da başarıyla sürdürdüklerini dile getirdi.
Söz konusu statüden yararlanan firma sayısını 750'ye çıkardıklarını bildiren Bolat, firmaların gümrük idaresine dahi uğramadan işlemlerini kendi tesislerinde yerine getirmesini sağlayan "İhracat Odaklı İzinli Gönderici", "İhracatta Yerinde Gümrükleme", "İzinli Alıcı" ve "İthalatta Yerinde Gümrükleme" gibi uygulamalara da devam ettiklerini söyledi.
Bolat, gümrük işlemlerini hızlandıran yetkilendirmiş yükümlü uygulamasının özel sektör ve diğer kamu kurum, kuruluşlarıyla işbirliği içinde daha da yaygınlaştırılmasına yönelik çalıştıklarını belirtti.
"Pilot uygulamaya başladık"
Avrupa ülkelerinin de dahil olduğu, 36 ülkeyle uçtan uca entegrasyonun sağlandığı, ihraç eşyasının kolay ve hızlı taşınmasını sağlayan Ortak Transit Sistemi'nin bu yılın kasım ayı itibarıyla güncellenerek devreye alındığını anımsatan Bolat, şunları kaydetti:
"Önümüzdeki dönemde BİLGE Gümrük Platformu ile elektronik gümrük uygulamalarımızı tek bir platform çatısı altında birleştirerek işlemlerin tamamen kağıtsız ortamda, hızlı, kolay ve güvenli şekilde yürütülmesini sağlayacağız. Ayrıca, taranan belgelerin yapay zeka ve otomatik karakter tanıma (OCR) gibi yenilikçi teknolojiler kullanılarak veriye dönüştürülmesini, bu sayede kontrollerin sistem tarafından yapılmasını sağlayan Kağıtsız Gümrük Projesi'nin ithalat işlemlerinde de yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bu kapsamda Esenboğa Gümrük İdaresiyle Ankara, Ankara Gar, Aksaray, Kayseri, Kayseri Serbest Bölge ve Konya gümrük müdürlüklerinde pilot uygulamaya başladık. Hava Yolu İşlemlerinin Dijitalleştirilmesi Projesi'ni de hızla yürütüyoruz. Bu doğrultuda, Havayolu Gümrük Beyan Sistemi'ne ilişkin pilot uygulamayı devreye aldık."
Bunun yanında kayıt dışı faaliyet gösteren çok sayıda işletme, küçük esnaf ve atölye vardır. Bu gayri resmi firmalar vergi vermemekte, SGK primi ödememekte, diğer firmaların yaptırmak zorunda olduğu ruhsat, iş güvenliği sağlığı vb. yükümlülüklerle ilgili masrafları olmamaktadır. Bu durum haksız rekabete neden olmaktadır.
Geçici koruma altındaki çok sayıda Suriyeli ise kayıtlı ve çoğunlukla kayıtsız işgücü olarak iş hayatına katılmaktadırlar.
TÜRK VATANDAŞI ÖDÜYOR, SURİYELİ ÖDEMİYOR
Geçici koruma altındaki Suriyeliler Türk hastalara oranla kamu hastanelerini 8 kat daha fazla kullanmaktadır. Suriyeliler, kamu hastanelerini kullanılamaz hale getirdikleri için Türk vatandaşları özel hastanelere yönelmek zorunda kalmıştır.
Gaziantep’te Suriyeli Sığınmacılara yönelik sağlık hizmeti veren ve aile sağlığı merkezleri gibi çalışan “göçmen sağlığı merkezi” adı altında 12 adet merkez vardır. Burada ağırlıklı Suriyeli hekim ve sağlık personeli çalışmaktadır.
Ayrıca Suriyeli sığınmacılar Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının sağlıkla ilgili yükümlü olduğu muayene ücretini ve ilaç katılım payı ücretini ödemezken, bizim insanımız bu ücretleri ödemektedir.
Gaziantep’te sağlık sistemine ayrılan bütçenin büyük bir kısmı Suriyelilere harcanmaktadır.
GEÇİCİ KORUMA STATÜSÜ KALDIRILMALI
Suriyelilerin ülkelerine dönmeleri için geçici koruma statüsünün kaldırılması gerekir. Suriyelilerin hastanelerde ve eczanelerde para ödemesi gerekir. Suriyelilere ödenen çocuk yardımının kesilmesi gerekir. Artık iddia ettikleri gibi Esad yönetiminin baskısına uğramayacakları için, ülkelerine gitmelerinin önünde engel kalmadı. Ancak biliyoruz ki Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, kapsamlı bir program ve katı uygulamaları hayata geçirmezse, Suriyelilerin büyük bölümü asla gitmeyecek. İktidar partisi, Türk vatandaşlarından alamadığı desteği, vatandaşlık dağıttığı sığınmacı ve kaçaklardan alarak iktidarını devam ettirmek isteyecektir.
