Hemen söyleyelim: Saygı, sevgiden önce gelir. Sevgide kusur olur, saygıda olmaz.
Yazıyorlar, okuyoruz. Konuşuyorlar, dinliyoruz. Ayrıca yaşıyoruz.
Toplu şikâyetlerden, müşterek dertlerden biri de saygı eksikliği. Saygısız insanların açtığı yaralar, yaptığı fenalıklar. Yollarda, iş ortamlarında, sosyal medyada.
**
Sevgi gönül işidir. Bazı kimseleri gönlümüz almaz.
Kaderimizde, ömür serüvenimizde yoktur o. Yazılmamıştır. Bazılarını da sevmekten vazgeçmeyiz. Hatalarını, yanlışlarını gözümüz görmez.
Saygı, mecburi istikamettir. Takip mesafesini korumaktır.
**
Sadece bizim hayatımız yok. Herkesin bir hayatı var.
Tek dertli, sevinçli, bilgili veya istekli biz değiliz.
Evet, mesafeyi korumak ve aradaki boşluğu başka bir şeyle doldurmamak.
O boşluk öylece kalsın, kalmalıdır.
**
Mecburi istikamet dedik. Uzak durduğumuz, hoşlanmadığımız insanlara bile saygı göstermek zorundayız. Saygı, herkesin hakkını ve hukukunu gözetmektir. Ortak buluşma noktasıdır.
Zalimler, hainler ve maneviyata hasımlık edenler hariç.
Karıştırmayalım.