Özel MMT Amerikan Hastanesi Dâhiliye Uzmanı Dr. Yusuf Dürmüş, 15 Eylül Lenfoma (Lenf Kanseri) Farkındalık Gününde Lenfoma ile ilgili bilgi verdi. Uzm. Dr. Yusuf Dürmüş, “Lenfoma çağımızda sıklığı giderek artan bir hastalık çeşididir. Vücudumuzun savaşçı hücreleri dediğimiz bağışık sisteminin bel kemiği olan lenfositlerin kontrolsüz çoğalması sonucu oluşan bir kan kanseri çeşididir” dedi.

Özel MMT Amerikan Hastanesi Dâhiliye Uzmanı Dr. Yusuf Dürmüş, Lenfoma (Lenf Kanseri) farkındalık günü nedeniyle bilgilendirme yaparak, Lenfomanın güncel bilgiler, tanı ve tedavi yöntemleri ile tedavisinde yüz güldürücü sonuçlar elde edilmeye başlandığını ve erken tanının hayat kurtardığını dile getirdi.

Bazı virüsler ve kimyasal maddeler oluşumunu kolaylaştırsa da tam olarak nedeni bilinmemektedir.  Ailede bir bireyin lenfoma öyküsü olması riski arttırdığa dikkat çeken  Dahiliye Uzmanı Dr. Yusuf Dürmüş, “Genellikle genç erişkin kişilerde ortaya çıkar. Kadınlarda erkeklere göre biraz daha sıktır. Hastalığın Hodgkin ve Hodgkin-dışı lenfoma olarak iki alt tipi vardır. Hodgkin dışı lenfoma biraz daha sık görülür.  B lenfosit kaynaklı lenfomalar, T lenfositlere göre daha sık görülür.  Hastalığın ilk bulgusu ele gelen ağrısız ve giderek büyüyen lenf nodlarıdır. Lenf nodu veya lenf düğümü dediğimiz yapılar vücudumuzda pek çok yerde bulunur. Özellikle cilde yakın olduğu için boyun, koltuk altı, kasık ve köprücük kemiği üzerinde bulunan lenf nodlarının büyümesi daha kolay fark edilir. Sert veya lastik kıvamında, 1 cm üzerinde olan ve boyut artışı gösteren, ağrısız lenf nodları ileri tetkik edilmelidir. Ayrıca hastalık bulguları arasında diyet yapmamaya rağmen hızlı kilo kaybı, geceleri atlet değiştirecek kadar terleme, yoğun halsizlik ve bitkinlik, kaşıntı,  karaciğer ve dalak büyümesine bağlı karın ağrısı görülebilir.  Göğüs kafesi içerisindeki lenf nodlarının büyümesi ve bası sonucu nefes darlığı, çarpıntı, yüzde ve boyunda şişme görülebilir” dedi.

Tanı yöntemlerinden ve erken teşhisin bu hastalıkta oldukça önemli olduğunu belirterek sözlerini tamamlayan Özel MMT Amerikan Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Yusuf Dürmüş, “Tanı için büyüyen lenf nodunun kapsülü ile beraber tamamen çıkarılması, kan tetkikleri, ultrasonografi ve tomografi genellikle yeterlidir. Hastalığının şiddetinin ölçülmesi için kemik iliği biyopsisi gerekir. Bazı hastalarda mide endoskopisi gerekebilir.   Beyin tutulumu için beyin MR, evreleme için PET/CT gerekebilir.  Hastalığın evresi ve tam kan sayımında bakılan beyaz kan hücreleri, kırmızı kan hücreleri ve kan pulcukları hangi tedaviyi alacağı konusunda bize yol gösterir. Tedavi için kemoterapik ilaçlar, radyoterapi, akıllı ilaçlar kullanılır. Tedavi sonrası kemik iliği nâkili yapılarak hastalığın tekrarlanmasının önüne geçilir. Güncel bilgiler, tanı ve tedavi yöntemleri ile lenfoma tedavisinde yüz güldürücü sonuçlar elde edilmeye başlanmıştır. Lenfoma’dan değil geç kalmaktan korkmalıyız, erken tanı hayat kurtarır. Lenfoma bulgularından herhangi birine sahipseniz en yakın dâhiliye ve hematoloji uzmanına başvurulması önerilir” diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi