Parkinson hastalarının beslenmelerine dikkat etmesi gerektiğine vurgu yapan Nöroloji Uzmanı Dr. Hatice Çil, '' Sebze ve meyvelerden zengin, zeytinyağlı yiyecekler tüketilmelidir. Parkinson’da düşme riski olduğu için kemik erimesine karşı dikkatli olunmalıdır. Tedaviyi yapan doktor mutlaka kalsiyum ile D vitamini değerlerini ölçüp ona göre bir diyet önerisinde bulunabilir. Peynir, süt, yoğurt tüketimi bu hastalıkta kemik erimesine önlem için önemlidir'' dedi.
Parkinson hastalığı ile ilgili bilinmesi gerekenleri Nöroloji Uzmanı Dr. Hatice Çil anlattı. Parkinson hastalığında rakamlara dikkat çeken Dr. Hatice Çil, ''Dünya’da 10 milyon, ülkemizde ise 150 bin kişi parkinson hastası var'' dedi.
''Dünyada 10 milyon, ülkemizde 150 bin parkinson hastası var''
Parkinson hastalığının nasıl ortaya çıktığını ve belirtilerini aktaran Dr. Çil, ''Parkinson hastalığının motor bulguları beyinde hareketlerimizden sorumlu olan hücrelerin ufak bir bölümünün hasara uğraması ve eksilmesi (dejenerasyon) sonucu ortaya çıkar. Bu hücreler bilgileri bir sinir hücresinden diğerine gönderen dopamin adı verilen kimyasal bir madde salgılar. Beyinde yeterli dopamin yapılamazsa hareket ve duruş işlevleri etkilenerek parkinson hastalığı belirtileri ortaya çıkar. Parkinsonun en temel belirtileri; hareketlerde yavaşlama, hareket yeteneğinin azalması ve titremedir. Hastalık yavaş bir şekilde ilerler. Hastalığın belirtileri, şiddeti ve ilerleme hızı hatadan hastaya değişkenlik göstermektedir'' şeklinde konuştu.
''Parkinson, erkeklerde daha çok görülüyor''
Dr. Çil, sözlerine şöyle devam etti: ''Parkinson hastalığı, Alzheimer hastalığından sonra en sık görülen nörodejeneratif hastalıktır. Yapılan çalışmalar, Parkinson hastalığının erkeklerde kadınlara göre biraz daha sık görüldüğünü göstermektedir. Parkinson hastalığının en erken belirtileri koku duyusu kaybı veya azalması, uyku bozuklukları ve kabızlık, sonraki aşamada ise titreme ve hareketlerde yavaşlama gibi motor belirtiler görülmektedir. Parkinson hastalığı tipik olarak orta ve ileri yaşın hastalığı olup, ortalama 60 yaş civarında başlar.
''Parkinsonun en önemli göstergeleri''
Parkinson hastalığının en önemli belirtileri, titreme, hareketlerde yavaşlama, bir veya daha fazla uzuvda (kol veya bacak) kasılma, yürürken kolları sallamama, konuşurken mimikler ve jestler gibi hareketlerin kaybı, yavaş-ufak adımlı veya ayak sürüyerek yürüme, vücut duruşunun öne eğik şekil alması, yumuşak ve alçak sesle monoton konuşma, el yazısında küçülme ve yazının sonuna doğru okunaksız olması, ağızdan salya sızması, yutkunma güçlüğü, halsizlik, yorgunluk, ruh hali değişiklikleri, ruhsal çöküntü hali (depresyon), nedensiz sıkıntılar, kabızlık, aşırı terleme, tansiyon düşmesi, ağrı ve kas spazmlarıdır.
''Parkinson tedavisinde yeni yöntemler''
Parkinson hastalığının tedavisine tanıyı takiben ağızdan verilen ilaçlar ile başlanır. Parkinson hastalığı ilerledikçe ağızdan alınan ilaçlar giderek yetersiz kalabilir, daha sık veya daha yüksek dozlarda alınmaları gerekebilir, bu da yan etkilerin artmasına yol açabilir. Parkinson hastalığının ameliyat ile tedavisi, uygun hastalarda yararlı olabilir. Yapılan bilimsel çalışmalar, cerrahi tedavi sonrasında hastalık belirtilerinin yüzde 50 ve ilaç gereksiniminin yüzde 80 oranında azalabildiğini göstermiştir. Bu oranlar her hasta için bireysel değişkenlik gösterir. Parkinson hastalığında araştırılan yeni tedavi yöntemleri ise kök hücre araştırmaları, hücre nakli yöntemleri, gen tedavileri ve büyüme faktörü yöntemleri ile aşı araştırmaları olarak özetlenebilir.
Parkinson tedavisinde beyin pili etkili mi?
Parkinson hastalarında son yıllarda uygulanan beyin pili tedavisiyle özellikle titreme ve hareketlerde yavaşlama başta olmak üzere tüm Parkinson semptomlarında belirgin azalma görülmektedir. Ayrıca ilaçlara bağlı ortaya çıkan istemsiz hareketler de bu ameliyat sonrası kontrol edilebilmektedir.''
Parkinson evreleri
Parkinsonun evrelerine değinen Dr. Çil, ''Parkinson aşamalı süren bir hastalıktır. Parkinson’un beş ilerleme safhası vardır denilebilir. Birinci evrede bulgular hafiftir. Mimik ve yürüme bozulmalarını hastanın ailesi fark edebilir. İkinci evrede bulgular iki tarafta da bulunur. Bu evrede duruş ve yürüyüş etkilenmiştir. Üçüncü evrede de hastada denge bozukluğu, düşmeler olur. Dördüncü evrede hasta zor da olsa yürür ancak hareketlerde yavaşlama vardır. Hasta tek başına yaşayamaz. Parkinson son evre denilen beşinci evrede ise hasta yatağa ya da tekerlekli sandalyeye bağımlı yaşar. Tüm hastalarda bu evreler görülmeyebilir veya geçişler bu sırayı takip etmeyebilir'' diye konuştu.
Parkinson hastaları nasıl beslenmelidir?
Dr. Çil, sözlerini şöyle sonlandırdı: ''Sebze ve meyvelerden zengin, zeytinyağlı yiyecekler tüketilmelidir. Parkinson’da düşme riski olduğu için kemik erimesine karşı dikkatli olunmalıdır. Tedaviyi yapan doktor mutlaka kalsiyum ile D vitamini değerlerini ölçüp ona göre bir diyet önerisinde bulunabilir. Peynir, süt, yoğurt tüketimi bu hastalıkta kemik erimesine önlem için önemlidir. E vitamini ile ilgili Parkinson’u yavaşlattığına dair çalışmalar yapılsa da henüz kesin tutarlı bir veri yoktur. Ancak antioksidandan zengin beslenmek her durumda faydalıdır. Ayrıca B12 vitamini beyin fonksiyonları için önemlidir. B6 vitamini de Parkinson için önemli vitaminlerdendir. Bazı hastalarda yutma sorunları yaşanabilir.''