Bir özel günü daha geride bıraktık. Önceki gün Öğretmenler günüydü.
Dinimizin ilk emri “Oku” dur. Hz. Ali, “Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum” demiştir.
Mustafa Kemal Atatürk, “Cumhuriyet, fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister...’ ve bu hüviyetlere sahip bir nesli yetiştirmek öğretmenlerimizin elindedir.” der.
Dinimizin emrini, Hz.Ali’nin ve ülkemizin kurucusu ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün sözlerini okuyunca, birden Milli Eğitim bakanlarımızın tavrı aklıma geldi.
Geçen hafta derdini Milli Eğitim bakanına anlatmaya elinde çiçekle gelen kadın öğretmeni hatırladınız mı? O öğretmenimiz derdini anlatırken, sağına soluna bakarak ve kulağıyla oynayarak dinleyen bir bakanımız vardı. Onu da hatırladınız değil mi?
Bizler “Milli Eğitim’deki en büyük yük öğretmen maaşları” diyen Milli Eğitim bakanını da gördük.
**
Öğretmenler, mülakatların kaldırılmasını, adil kontenjan dağılımını,100bin öğretmen atamasını, Şubat ayında göreve başlatılmasını, hiçbir branşın mağdur edilmemesini istiyor.
Öğretmen maaşları açlık sınırının altında, öğretmenler geçinemiyor. Yeni atanan öğretmenler tek başlarına bir ev kiralayamıyor. Öğretmenlik mesleği itibarsızlaştırıldı. Ulu önder Atatürk, milletvekili maaşlarını, öğretmen maaşlarının altında tutulmasını istediği hep anlatılır. Bu öğretmene saygı duymaktır.
**
Gazeteye her özel günde her yerden kutlama mesajları gelir. Öğretmenler günüyle ilgili de birçok mesaj geldi.
Keşke bu gelen mesajlarda yazılanlar, uygulansa, keşke öğretmenlere saygı duyulsa…
Ne demişti Mustafa kemal Atatürk; “Cumhuriyet, fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister...”
Öğretmenler ek iş düşünmese de Atamızın istediği nesilleri yetiştirmek için uğraşsa….
Ne kadar güzel olur değil mi?
Ama olmuyor.
Sırf adet yerini bulsun diye boş boş kutlanan bir gün, haline getirilmesi can sıkıyor.