Gaziantep’te Mahkeme Kararına Karşı Yıkım ve Tahliye Sürdürülüyor
Gaziantep’in Nurdağı ilçesi, 6 Şubat depremlerinin ardından büyük zarar gören bölgelerden biri olarak öne çıkıyor. İlçenin Yavuz Selim Mahallesi, rezerv alan ilan edilerek vatandaşların evlerinden tahliye edilmesine karar verilmişti. Ancak, mahalle sakinleri bu kararın iptali için Gaziantep 5. İdare Mahkemesi’ne başvurmuş ve mahkeme, 20 Kasım’da yürütmenin durdurulmasına karar vermişti. Buna rağmen, yıkım ve tahliye işlemleri devam etmekte ve mahalle sakinlerine tebligatlar yapılmaktadır.
Mahalle Halkı Zorbalığa Maruz Kalıyor
Mahkeme kararına rağmen yıkım işlemlerinin sürdürülmesi, mahalle sakinlerinin tepkisini çekmiş durumda. Ziyaret sırasında, mahalle halkı, haklarını savunmaya çalıştıklarını ancak bunun karşısında “Elektriğinizi, suyunuzu keseriz” gibi tehditlerle karşılaştıklarını aktarmışlardır. Yaşadıkları büyük acının ardından, şimdi de yerlerinden edilmek istendiklerini belirten vatandaşlar, bu durumu “rant için yerlerinden edilmek” olarak nitelendiriyorlar. Mahkeme kararına rağmen evlerine zorla el konulmaya çalışılmasının, haksız bir gasp olduğu ifade ediliyor.
Bakan Kurum’a Sorular Mahkeme Kararı ve Tehditler Hakkında Ne Söyleyecek?
Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca, yaşanan durumu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’a yönelttiği yazılı soru önergesiyle gündeme taşıdı. Karaca, Gaziantep 5. İdare Mahkemesi’nin verdiği yürütmenin durdurulması kararına rağmen neden yıkım ve tahliye işlemlerinin sürdüğünü sordu. Ayrıca, hak arayan vatandaşlara yönelik tehdit ve baskıların Bakanlık tarafından mı talimatlandırıldığı, suç işleyen kamu görevlileri hakkında herhangi bir işlem başlatılıp başlatılmayacağı da merak ediliyor.
Bakan Kurum’un Açıklamaları ve Halkın Güvensizliği
Depremin ardından yaptığı “Nurdağı artık benim yuvam oldu” açıklamasıyla dikkat çeken Bakan Murat Kurum’un, halkın mülküne el koyma eylemini mi kastettiği sorusu da gündemdeki yerini koruyor. Halkın mülküne yönelik müdahaleler, büyük bir tepkiyle karşılanırken, Bakan Kurum’dan bu konuda nasıl bir açıklama yapılacağı merak ediliyor.
Yıkım ve Tahliye İşlemleri Hukuki ve Sosyal Kriz Yaratıyor
İlgili mahkeme kararına rağmen yıkım ve tahliye işlemlerinin devam etmesi, hem hukuki hem de sosyal açıdan büyük bir kriz yaratıyor. Halkın haklarının korunması gerektiği vurgulanırken, vatandaşların yıkım tehdidi altında yaşamaya devam etmesi, yerel ve ulusal düzeyde geniş yankı uyandırıyor.
