MÜTEKABİLİYET İLKESİ

VANS, Graham, NEWNHAM, Jeffrey, Uluslararası İlişkiler Sözlüğü’ne göre Mütekabiliyet ilkesi, Uluslararası Hukukta ; “her bir tarafın eylemlerinin, diğerlerinin önceki eylemlerine bağlı olduğu ve iyinin iyi, kötününse kötü karşılık gördüğü aşağı yukarı eşit değerlerin değiş tokuş edilmesi olarak “ tanımlanabilir. Buna “quid pro quo’ (kısasa kısas) ilkesi de diyebiliriz. Türkiye’nin de tarafı olduğu Uluslararası KARA yolu taşımalarında ,ve Uluslararası İlişkilerde de bu mütekabiliyet (Karşılıklılık ) ilkesinin tatbiki zorunludur.

Türk Nakliyecisi uzun yıllardır ,KARA yolu taşımalarında haksız ve fahiş geçiş ücretleri ve vergileri ile karşı karşıya kalmış ancak mütekabiliyet ilkesi bu ülkelere karşı uygulanmamıştır. 3-4 yıl önce İRAN ve BULGARİSTAN ile yaşanan sorunlarda kısmen uygulansa da tam anlamıyla uygulandığı iddia edilemez.

ALMANYA BAG ‘sinin Türk Nakliyeciler üzerinde “Demokles’in kılıcı gibi sallandırarak uyguladığı ,cezai yaptırımların hiç birisi Türkiye’de yabancı araçlar için uygulanmamaktadır. ALMANYA da TOLL-COLLECT ,AVUSTURYA da ASFİNAG ve MACARİSTAN devlet kuruluşları ödenmeyen veya eksik ödenen otoban ücretine misli ile ceza uygular ve bunu derakap tahsil ederken Türkiye’ye gelen yabancı araçlar ne köprü ne otoban ücreti ve cezası ödememekte ve bunlardan tahsil edilememektedir. Bu ülkeler hem kat’i hem caydırıcı hem de kaçınılmaz cezalar uygulamakta ve yaptırımlarda bulunmaktadır.

Örneğin Almanya ve Avusturya da otomatik Otoban cihazı veya manuel otoban kartı olmadan usulsüz geçiş yapan araçlar tespit edilerek durdurulmakta, yola devam ettirilmemekte cezalar misli ile tahsil edilmektedir. MACARİSTAN da ise hepimizin bildiği üzere çok yüksek ve fahiş cezalar uygulanmaktadır. Aydınlanma çağının ünlü hukukçusu Cesare Beccaria, tam 250 yıl önce yazdığı “Suçlar ve Cezalar Hakkında” kitabında, (Sami Selçuk çevirisi, İmge, 2004) şöyle diyor: “Suçu önlemenin en etkin yolu, cezanın ağır olması değil, kaçınılmaz olmasıdır.” Söz konusu cezalar bahsi geçen ülkelerde anında ve tavizsiz olarak uygulanmakta ve tahsil edilmektedir.

Uluslararası Nakliyeciler Derneğinin (UND) de son dönemde mücadele verdiği ve dile getirdiği esaslar çerçevesi içerisinde, bu cezalar ,Türkiye’ye gelen yabancı araçlara da aynı şekilde uygulanmalı ve tahsil edilmelidir. Keza ne İran’ın ne Macaristan’ın ne de ALMANYA ve Avusturya’nın uyguladığı KARA yolu ,Otoban ve geçiş ücretlerinin, Türk Ulaştırma ve Kara yolu Mevzuatında tam bir karşılığı bulunmamaktadır.

AVRUPA’nın en genç ve sayısal olarak en büyük araç filolarından birisine sahip olarak Türk Uluslararası Nakliyecilik ve dış ticaret sektörü uzun yıllardır bu tek taraflı yaptırım ücret ve cezalar karşısında ezilerek, yabancı nakliyeciler karşısında rekabet gücünü ve karlılığını kaybetmektedir. Ülke ve sektör olarak yaptırım gücümüzün farkında olmak suretiyle bu ülkelere karşı “Mukabele-i bil misil” ilkesinin (Misli ile karşılık) tavizsiz ve kaçınılmaz olarak uygulanması ,Mevzuat ve Hukuki düzenlemelerin acil olarak yapılması ,Dış Ticaret ve Nakliyecilik sektörünün ,rakiplerine karşı rekabet gücünü muhafaza etmesi ve varlığını idame ettirmesi için elzem ve şarttır.