MENDYL GETİRDİ FORVET BİTİRDİ ALKIŞI BULUT CEBELLEZİ ETTİ…

 

 

Süper ligde haftalar hızla ilerliyor.

Deplasmanda YOK’ları oynayan takım, evinde bir avuç taraftar önünde ASLAN kesiliyor…

Ligde kendi evinde mağlubiyeti olmayan 3 takından biriyiz iyi mi.!!!

Futbol literatüründe deplasman fobisi olarak geçen bu durum için yıllar önce hocalar bir çözüm bulup konuyu literatürden düşürmüşlerdi.

Gel gelelim konu hali hazırda bizim baş sorunumuz olarak kendini göstermeye devam ediyor.

Futbolda artık sistem konuşuluyor. Deplasman ev fark etmeden bir sisteme bağlı olarak çalışırsanız bir oyun şablonunuz oluşuyor ve bu sezon boyu devam ediyor.

Biz Erol Hoca’ya söylemekten bıktık. Ama hocam her hafta yeni bir şeyler denemekten bıkmadı.

Kale tamam Günay’da, defansta 4 lü bir yap,ı ortada bir ön libero onun önünde orta sahalar ve kanat 1 adet 10 numara ve hemen önünde forvet.

Ne kadar zor olabilir ki.!!!!

Konya maçında sol da Mendyl ile başlayan hoca nihayet bir kanat beki bulmayı akıl etti ve maçı kazandı. İsterdim ki Sagal gibi bir fuleli adamı da ilk 11 de başlatsın. Ama 80’de aldı oyuna.

Konya öyle yabana atılacak bir takım değil ve ha keza maçın başında öne de geçti.

Sistem takımı olarak stopersiz ( 2  tane ilk 11 stoperi yoktu.) gibi oyuna başladı. Ama İlhan Palut hoca maç önü bizde giren çıkan, olan olmayan fark etmez dedi.

Hem de öyle oldu…

Maxim’in takıma girişi takım adına bir rahatlama sağlamış. Keşke Mirallas gibi bir adamımız olsaydı diye de hayıflanmadık değil, onun oyun içinde yalnız kaldığını görünce.

1-1’i bulduktan sonra işler karıştı biz baskı yaparken rakip hızlı adamlarını devreye soktu. Serdar Gürler iyi ki gününde değildi.

Maç öyle ortada idi ki kazanmak bizim için ekstra güzel oldu.

Hamza Mendyl 2 tane kopya gol attırdı. Bu bizim için işin sevindirici tarafıydı. Ama rakip Konya 2 tane kopya gol yedi. Bu da onlar için üzücüydü. AMA BİZE NE.!!!

Caulker’in kafası, Muhammet ve Fiquiredo’nun ayakları galibiyeti getirdi.

Ama sadece ayaklar yetmiyor işte. İçerde ve dışarda kafamızı yani oyun sistemimizi kullanmalıyız.

Yoksa mehteran bölüğü gibi 2 ileri bir geri gider geliriz.

Bilmem anlatabiliyor muyum?