Medeniyet anlayışı

 

Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, bir konferans için geldiği Gaziantep’te  T.C. Anayasası’nın değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek maddeleri arasında yer alan Laiklik ilkesine saldırmış.

Sayın Gündoğdu, “laikliğin tanımını yapın.” diyor.

“Tanımsız laikliği anayasada istemiyoruz.”diyor..

Değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek maddeye muhalif olduğunu dile getiriyor...

Hatta daha da ileri giderek, “ Laiklik, milleti terbiye etmesinde sopa olarak kullanılmış, dinsizliği din algısı içerisinde millete dayatmıştır.” gibi talihsiz ve haddini bilmez bir ifadeyi dile getiriyor.

Laikliği bir kez daha dinsizlik olarak nitelendiriyor.

**

Halbuki laiklikliğin tanımı gayet net. ..

Laiklik, din işleri ile devlet işlerinin ayrı tutulmasıdır.

Herkes istediği gibi ibadetini yapabilir ancak hiç bir kimse başka bir kimseye dini konular üzerinde baskı yapamaz. Böyle bir tutum içinde bulunamaz. Burada gözetilen asıl amaç, tamamen din özgürlüğüdür.

Laiklik ilkesinin asıl amacı, asla dinsizlik olayını ön plana çıkarmak değil, insanların dinini istediği gibi ve doğru bir şekilde yaşayabilmesidir.

**

Ancak din devleti özlemi duyanlar, şeriat yasaları isteyenler, bu kavramı gerçek anlamıyla görmek istemezler...

Çarpıtmayı tercih ederler...

Demokrasi denilince akıllarına sadece başörtüsü mücadeleleri gelir.

Kadına başörtüsü için ön saflardayken, kadına şiddet olaylarındaki artışı görmezden gelir, suspus olurlar...

Bir başka dine, bir başka düşünceye tahammülleri yoktur.

Terfide, ödüllendirmede badem bıyığa, eşinin başörtüsüne bakarlar...

**

Medeniyetin anlamına bir bakalım.

Medeniyet, bir ülke veya toplumun, maddi ve manevi varlıklarının, düşünce, sanat, bilim, teknoloji ürünlerinin tamamını ifade eder.

 ‘Medeniyet davamız, demokrasi mücadelemiz’ konferansında konuşan Gündoğdu, düşünceye, sanata, bilime değinme ihtiyacı bile hissetmiyor.

Sadece maneviyat...

Laiklik, başörtüsü, namaz...

En rahat süistimal edilebilecek konu...

Böyle medeniyet anlayışına ne diyebilirsiniz ki...