Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın her ana-babanın üç çocuk yapması isteği gibi şehrimizin de bir hayli kardeş şehri olmuş.
Vietnam da Gaziantep ile kardeş şehir olmak istiyordu; bununla da kardeş olunup olunmadığını bilmiyorum.
xxx
Maşallah!
Son olarak Tunus’un Ariana şehri ile kardeş olduk. Böylece Gazianep’in on dört kardeşi olmuş oluyor.
İşte kardeş şehirlerimiz:
Almanya’nın Duisburg;
Suriye’nin Halep;
Hollanda’nın Nijmegen;
Kuvey’tin Kuveyt;
İsveç’in Karlstad;
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Lefkoşa;
Ürdün’ün İrbid;
Moğolistan’ın Ulah Batur;
Estonya’nın Tartu;
Ukrayna’nın Kharkov;
İran’ın Kirmanşah;
Sirbistan’ın Tutin;
Kosova’nın Prizren;
Ve,
Tunus’un Ariana şehirleri.
xxx
Nadiren bu kardeş şehirlerle faaliyetlerde bulunduğunu görüyorduk. Özellikle Halep kardeşimizle çok güzel projeler düşünülmüştü. Bu projeler, neredeyse uygulamaya konacaktı.
Artık bu kardeşimizi o kadar benimsemiştik ki caddelerimize isimlerimizi vermiştik. Halep Bulvarı, Gaziantep Caddesi gibi.
Gerçekten Halep bir kardeş şehrimizdi. Tarihiyle, halkı ile akrabalık bağlarıyla kardeşten de öte bir şehirdi.
Ama bugün Halep kardeşimiz bir viraneye dönmüştür. Güzelim o tarihi şehir, neredeyse yerle bir olmuştur.
Bu kardeşimiz için hızlı trenden tutunuz çok güzel projelerimiz vardı!
Ne oldu?
“Öküz öldü, ortaklık bitti” gibi mi olduk kardeşimiz Halep ile?
xxx
Gaziantep’te çok güzel bir söz vardır; “Süğükten itmek.”
Yabancı güçlerin bizi süğükten itmesi sonucu Halep kardeşimizi zora soktuk.
Şimdi Halep halkı çok perişan. Komşu devletlere göçmeyen veya göçemeyen Halep halkı, varlık içinde yokluk içindeler.
İşin daha da kötüsü, Müslüman, Müslümanı katletmektedir. Yabancıların çomağı işi karıştırdıkça daha da kötü durumlara düşeceğe benziyor kardeş Halep.
xxx
Gaziantep’te, her halde aile bağları çok kuvvetli olmadığı için şöyle bir söz söylenir: “Bacı, soğandan acı; kardaş, karadaş.”
Sormak gerek, Halep kardeşimize; neden kara taş?!