HALK MI, MİLLET Mİ?

Halk mı? Millet mi? İşte buna bir açıklık getirmediler.
Ülkede yaşayan bütün toplum olarak geçmişte Türk halkı olarak birlik beraberlik içindeydik.
Ancak birileri çıktı “benim milletim” dedi. Ancak adını koymadı.
Şu an ise ülkedeki yaşayan toplum içerisinde bir ayrımcılık oluştu.

Bakın, ülkede ekonomi çökmüş, işsizlik had safhada, çalışan kesimler kiralarını faturalarını ödeyemez durumda. Emekli zaten ne yaptığını bilmiyor. Tıpkı Alzheimer hastası olmuş gibiler. Biri bin belliyor. Dua ediyor. Ancak anlamadan alkış çalmaya devam ediyor. Birileri var ya işte onlar. Ver yardımı gerisini ne istersen yapar.

İşte son günler adı Ramazan ayı ama eski ramazanlar ve sevgi yardımlaşmadan eser yok.
Tamda bu havada üst kademelerde, israf alabildiğine, ama, aç olan yine alkışlıyor.
Ayrıca bölge olarak diken üstündeyiz. Sınırlarımıza yığınak yapan dış güçler ile içimize doldurulan hainler ve ajanlar her yerde çirit atıyor..

Gelelim asıl gerçeklere her yönden zayıf düşmüş halk kitlesi ile ülkenin her şeyini götüren millet kesimi. Bunlar meydanı boş buldular her istediklerini de yapıyor yasalar, yasa uygulayıcıları seyirci ve taraflı kalıyor. Bakın ülkenin çözüm bekleyen en büyü sorunu, ekonomi ve birlik beraberlikken, yapılan bazı hatalar, ülkede düşman kardeşler yaratılıyor.

Son çıkan yasalar seçim heyecanı ile tavizler, destekler halka yansımıyor.
Sadece sözde Askerlik kanunundaki değişikliği halka öyle yansıttılar ki, vatandaş alkış tutuyor. Artık çocuklarımız isterse asker olacak olanlarda hemen teskere alacak.??? 
İşte unuttuğumuz bir şey var. Ülkede ordular pasifleştiriliyor. Tıpkı sevk anlaşmasındaki gibi ordular dağıtılıyor.

Bunun sonucu yakında patlar. Niye mi? Tehditler içinde yaşayan halk ve güçsüz bir ülke, işte halk tereddüt için ama millet dedikleri alkışlıyor. Hatta iftar masalarındaki alkışlar şunu gösteriyor. Bizi doyuranlar sağ olsun gerisi mühim değil dercesine. Ancak yanıldıkları bir şey var. Demokrasi getireceğiz diyen güçler tarafından etrafımız sarılmış,ona bile alkış çalıyoruz.

İşte milletle, halk arasındaki fark ortaya çıkıyor. Halk yoksul düşmüş her tarafa borçlu. Tıpkı köle gibi sesi çıkmıyor. Lüks yaşantı içinde olan millet ise her zaman böyle devam eder zannediyorlar. Ancak kazın ayağı öyle değil. Yarın bu ülkede kalacak mücadele edecek olanlar halktır. O millet denen kesim, ülkeyi bırakıp kaçacaklar. Tıpkı geçmiş tarihte  olduğu gibi.