Hava Durumu

#Dava

Gaziantep Ekspres Gazetesi - Dava haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Dava haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kasiyer Merve cinayetinde tahliye Haber

Kasiyer Merve cinayetinde tahliye

Pamukkale'deki Cinayet Davasında Duruşma Devam Etti Denizli'nin Pamukkale ilçesinde Merve Acar'ın (28) pompalı tüfekle öldürülmesiyle ilgili yargılanan 7 sanığın duruşması devam etti. Olay, 20 Ağustos 2023'te Kayhan Mahallesi'nde yaşandı. Yusuf Söylemez (26) ve amcasının oğlu Hasan Söylemez (25) arasında kız arkadaşı nedeniyle çıkan tartışma, kavgaya dönüşerek kanlı bir sona ulaştı. Olay günü, Yusuf Söylemez ve yanındakiler, Hasan Söylemez’in peşinden markete girdi. Burada önce Merve Acar’ı, ardından Hasan Söylemez’i vurarak kaçtı. Merve Acar, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olay sonrası yakalanan 7 kişi, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Güvenlik Kamerası Görüntüleri Olayı Ortaya Çıkardı Marketin güvenlik kameralarına yansıyan görüntülerde, Hasan Söylemez’in markete sığındığı, Yusuf Söylemez’in ise pompalı tüfekle içeri girdiği anlar kaydedildi. Olay sonrası, Acar’a yardım eden vatandaşların görüntüleri de dikkat çekti. Ağırlaştırılmış Müebbet İstemi Denizli Cumhuriyet Başsavcılığı, Yusuf Söylemez için ‘kadına karşı kasten öldürme’ ve ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etti. Diğer sanıklar için de benzer talepler ile dava devam ediyor. Sanığın annesi:"İyi yapmışlar,ellerine kollarına sağlık" dedi Duruşma sırasında sanıkların ve mağdurun yakınlarının bulunduğu salonda gergin anlar yaşandı. Yusuf Söylemez’in babası Liyadin Söylemez, "Adalet yerini bulacak" derken, annesi Kamile Söylemez ise "İyi ki yapmışlar ellerine kollarına sağlık" şeklinde bağırdı. Bu durum salonda gerilimi artırdı ve güvenlik önlemleri artırıldı. Serbest bırakıldı Duruşma, Tolga Gök’ün adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasıyla sona erdi. Diğer sanıkların tutukluluk halleri ise devam ediyor ve duruşma pazartesi gününe ertelendi.

Sinan Ateş ailesine saldırı Haber

Sinan Ateş ailesine saldırı

30 Aralık 2022’de Ankara’nın Çankaya ilçesinde suikast sonucu hayatını kaybeden eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş’in davasında bugün karar beklenirken, duruşmanın yapıldığı alandaki bahçede gergin anlar yaşandı. Sanık yakınlarından bir kişi, Sinan Ateş’in ablası Selma Ateş’e saldırdı. Selma Ateş: “Biz Söylemiştik” Halk TV’ye konuşan Selma Ateş, olayın önceden tahmin edilebileceğini vurgulayarak, “Biz bunun yaşanacağını söyledik. Bize saldıracaklarını söyledik. Bir genel başkanın yanında saldırdılar bize” dedi. Saldırı sonrasında büyük bir panik yaşanırken, Sinan Ateş’in annesi olayın etkisiyle fenalaşarak hastaneye kaldırıldı. Ailenin bu zor gününde yaşanan olay, adalet arayışının önünde engeller oluştururken, duruşmanın gergin atmosferini de artırdı. Saldırgan göz altına alındı Saldırganın gözaltına alındığı bildirilirken, olayın ardından güvenlik önlemlerinin artırılması gerektiği vurgulandı. Sinan Ateş'in ailesi, adaletin bir an önce yerini bulması için mücadele ederken, yaşanan bu saldırının da duruşma sürecine olumsuz etki etmesi bekleniyor. Aile yakınları, saldırının siyasi bir provokasyon olabileceği yönünde endişelerini dile getirirken, davanın takipçileri ve kamuoyunda bu tür saldırıların önüne geçilmesi adına daha etkin tedbirler alınması gerektiği konusunda çağrılarda bulunuldu. Bu olay Sinan Ateş davasının önemini vurguluyor Sinan Ateş’in davası, yalnızca ailenin değil, aynı zamanda toplumun geniş kesimlerinin de dikkatle takip ettiği bir süreç olarak öne çıkıyor. Adaletin yerini bulması için herkesin gösterdiği hassasiyetin artması gerektiği vurgulanırken, olayın getirdiği gerginlik, bu davanın ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

"Futbolda Şike Kumpası" Davasında Mütalaa Hazırlanacak Haber

"Futbolda Şike Kumpası" Davasında Mütalaa Hazırlanacak

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Necati Keskin ve taraf avukatları katıldı. Başka suçlardan tutuklu bazı sanıkların Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandığı duruşmada, davaya müdahil olan Fenerbahçe Kulübü ve Aziz Yıldırım'ın avukatı da hazır bulundu. Duruşmada savunma yapan sanık İlhan İşbilen, daha önce davadan beraat ettiğini belirterek, yeniden bu kararın vermesini istedi. Sanık Seyfi Erdoğan ise "Bu şike operasyonunda, bu suçu organize eden örgütle bir arada bulunmadım. Kendime güvenim tam. Bu zamana kadar hiçbir dini cemaat yapılanması içerisinde yer almadım." savunmasını yaptı. Savunmaların alınmasının ardından mahkeme heyeti, dosyasının mütalaasını hazırlaması için cumhuriyet savcısına gönderilmesine karar verip, duruşmayı erteledi. Davanın geçmişi FETÖ'nün "futbolda şike" soruşturmasında kumpas kurduğu gerekçesiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, örgütün elebaşı Fetullah Gülen'in 35 yıldan 85 yıla kadar, kapatılan Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı'nın 35 yıldan 78 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti. Eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca hakkında 35 yıldan 80 yıla kadar hapis cezası öngörülen iddianamede, eski milletvekili İlhan İşbilen ve iş insanı Muammer İhsan Kalkavan'ın ise 35 yıldan 85 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyor. İddianamede, dönemin İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Mutlu Ekizoğlu, İstanbul Organize Suçlar ile Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç, kapatılan Fatih Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan, Prof. Dr. Suat Yıldırım, avukat Orhan Erdemli, eski emniyet müdürü Ali Fuat Yılmazer ve avukat Cemalettin Mutlu ile diğer 95 sanık hakkında da çeşitli sürelerle hapis cezaları talep ediliyor. Ayrılan 5 sanıklı dosyada karar Davanın açıldığı İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, 3 Temmuz 2020'deki duruşmada, firari sanıklar ile haklarında yalnızca "silahlı terör örgütü üyeliği" suçlaması bulunan bazı sanıkların dosyasını ayırmış, böylece sanık sayısı 88'e düşmüştü. Dosyası ayrılan 5 sanık yönünden görülen davanın 30 Aralık 2020'deki duruşmasında karar açıklanmıştı. Haklarında sadece "örgüt üyeliği" suçu bulunduğu gerekçesiyle dosyaları ayrılan 5 sanıktan Nazif Aktaş "FETÖ'ye yardım etme" suçundan 3 yıl 9 ay, Orhan Erdemli ise aynı suçtan 3 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Sanık Erdemli'nin etkin pişmanlık hükümleri gerekçesiyle cezasını 1 yıl 10 ay 15 güne indiren heyet, bu kişinin cezasının açıklanması hükmünü de geri bırakmıştı. Heyet, diğer sanıklar Ali Fuat Yılmazer, Mehmet Baransu ve Ali Çelik hakkında, "FETÖ'ye üye olmak" suçundan açılan davayı ise mükerrer olması nedeniyle reddetmişti. 2021'de verilen kararı istinaf mahkemesi usulden bozdu Diğer sanıklar yönünden devam eden davada 4 Haziran 2021'de karar açıklanmış, kapatılan Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca 76 kez "haberleşmenin gizliliğini ihlal" suçundan 1 yıl 6'şar ay, 166 kez "resmi belgede sahtecilik" suçundan 6'şar yıl ve 91 kez "iftira" suçundan da 2'şer yıl olmak üzere toplam 1292 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Eski polis memuru Lokman Yanık "silahlı terör örgütüne yardım etmek" suçundan 5 yıl, 91 kez "iftira" suçundan 1 yıl 8'er ay ve "resmi belgede sahtecilik" suçundan da 5 yıl olmak üzere toplam 161 yıl 8 ay hapisle cezalandırılmıştı. Dönemin İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç ise 70 kez "haberleşmenin gizliliğini ihlal" suçundan 5 yıl 7 ay 15'er gün, yine 4 kez "haberleşmenin gizliliğini ihlal" suçundan 4 yıl 6'şar ay, 134 kez "resmi belgede sahtecilik" suçundan 9 yıl 4 ay 15'er gün, yine 13 kez "resmi belgede sahtecilik" suçundan 7 yıl 6'şar ay, 17 kez "iftira" suçundan 2'şer yıl, yine 69 kez "iftira" suçundan da 2 yıl 6'şar ay olmak üzere, müşteki ve mağdurlara karşı tüm bu suçlardan 1971 yıl 1 ay hapse mahkum olmuştu. Dönemin İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Ahmet Kalender ise 76 kez "haberleşmenin gizliliğini ihlal" suçundan 5'er yıl, 155 kez "resmi belgede sahtecilik" suçundan 7 yıl 6'şar ay, 80 kez "iftira" suçundan 2 yıl 6'şar ay ve yine 12 kez "iftira" suçundan da 2'şer yıl olmak üzere toplam 1766 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Benzer suçlardan sanıklardan Muhammed Kaya 1381 yıl 6 ay ve Ramazan Haktan Helvacı da 1005 yıl 3 ay, Furkan Durmaz "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan 1 yıl 6 ay 22 gün hapisle cezalandırılmış, sanık Durmaz bu suç ve diğer suçlarla toplam 302 yıl 6 ay hapse mahkum edilmişti. Diğer sanıkların 26'sını benzer suçlardan 5 yıl ile 675 yıl arası hapis cezasına mahkum eden heyet, 15 sanığa sadece "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan hapis cezaları vermişti. Mahkeme, yargılanan sanıklardan Ekrem Açıkel'in tüm suçlardan beraatine hükmetmişti. İlhan İşbilen de tüm suçlardan beraat ederken mahkeme 9 sanıkla ilgili "herhangi bir karar veya ceza verilmesine yer olmadığına", 29 sanıkla ilgili ise "beraat ve karar veya ceza verilmesine yer olmadığına" yönelik hükümler kurmuştu. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf incelemesi sonucu, dosyada bazı eksiklikler olduğu gerekçesiyle, ilk derece mahkemesinin verdiği karar usulden bozulmuştu.

Furkan Apartmanı'na İlişkin Davada Karar Çıktı Haber

Furkan Apartmanı'na İlişkin Davada Karar Çıktı

Gaziantep'in Nizip ilçesinde, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023'teki depremlerde yıkılan Furkan Apartmanı'nda 51 kişinin ölümüne ilişkin davada, mühendis Yılmaz Şahin Yurtyapan'a 16 yıl 8 ay hapis cezası verildi. Nizip Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuksuz sanık Eyüp Öğüt, yakınlarını kaybeden aileler ile taraf avukatları ve milletvekilleri katıldı. Mahkeme başkanı, celse arasında avukatların savunma dilekçelerini sunduğunu hatırlattı. Duruşma savcısı da 3 sanığın cezalandırılmasına yönelik mütalaasını tekrar ettiğini kaydetti. Depremde yakınlarını kaybeden müştekiler, ilçenin 4'üncü deprem bölgesi olduğunu, depremde 40 bine yakın konuttan sadece Furkan Apartmanı'nın yıkıldığını, ihmaller zincirinin binanın yıkılmasına sebep olduğunu belirterek, sanıkların en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ettiler. Müştekilerin konuşmaları sırasında salonda aile yakınlarının zaman zaman gözyaşı döktüğü görüldü. Enkazdan 28 saat sonra ailesiyle kurtarılan 12 yaşındaki Abdulkadir Özkılıç da suçluların en ağır şekilde ceza almalarını istediğini ifade ederek, "Yarım kalan hayallerimiz vardı ya onları geri versinler ya da adaleti sağlayın." dedi. Müşteki avukatları, sanıkların cezalandırılmasını talep etti. Duruşma savcısı, kamu görevlileri hakkında soruşturma izninin verildiğini, onların da karara itiraz ettiğini ancak sürecin devam ettiğini, "kamu görevlileri hakkında soruşturma yapılmadığı" yönündeki söylemlerin doğru olmadığını hatırlattı. Tutuksuz sanık Eyüp Öğüt, suçsuz olduğunu öne sürerek, "Kolon kesmedim, tadilat yapmadım, 1+1 dairem yok." ifadelerini kullandı. Sanık avukatları ise müvekkillerinin suçsuz olduğunu öne sürerek beraat talep etti. Son sözü sorulan sanık, "Beraat etmektense aklanmak istiyorum. Ben yemin ederim bir şey yapmadım." dedi. Mahkeme, müzakere için verilen aranın ardından kararı açıkladı. Mahkeme heyeti, mühendis sanık Yılmaz Şahin Yurtyapan hakkında "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan 20 yıl hapis cezası verdi. Cezada indirim uygulayarak 16 yıl 8 ay hapse hükmeden heyet, sanığın mesleğini 3 yıl yapmasının yasaklanmasına karar verdi. Sanıklar Faik ve kardeşi Eyüp Öğüt ve Nejdet Alpay hakkında delil yetersizliği nedeniyle beraat kararı veren mahkeme, firari sanıklar Hasan Hüseyin Sever ile Abdullah Devrim Sever'in dosyasının ayrılmasına hükmetti. Mahkeme ayrıca kesilen kolonla ilgili sorumluların bulunmasına yönelik Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.