Eylem, reaksiyon göstermektir. Yapılması gereken gösterilen reaksiyonu sebep-sonuç ilişkisi içerisinde incelemektir. Ayrıca bu davranış birey olmanın gerekliliklerindendir. Bu görüş genel-geçer bir bilgi değil, herkesçe kabul görmüştür.
Fakat hala eylemin içine iten nedenlerin ötelenmesini kabul edemiyorum. Direkt eylemde bulunanların, görevden vazife çıkarıp aktif rol üstlenenlerin, yargısız infaz edilmelerini aklım almıyor. Sebepler üzerine düşünülüp, var olan olumsuzlukların, mağduriyetlerin giderilmesi gerekirken, reaksiyon gösterenlerin ortadan kaldırılmaya çalışılması akıl kıtlığıdır.
Bu durumun sadece siyasi arenada veya bürokraside gerçekleşmesinden ziyade, gündelik yaşamda da görünmesi toplumda var olan doğruya olan düşmanlığın yanı sıra, ne olacaksa olsun anlayışının sonucudur.
Burada doğru diye kabul ettiğimiz durum eylemin kendisidir. Bunu başkaldırı ve isyan olarak algılamamak gerekir. Ayrıca durumun kaderciliğe bağlanması ise tam bir fiyasko örneği, cehalet göstergesidir.
Sebebi öteleyip, sürece dahil olmayanların sonuçlar üzerindeki etkileri isi azımsanmayacak kadar çok. Lütfen artık içinde bulunmadığınız mücadeleler üzerine konuşmayı bırakın. Hani bir söz vardır; yol gidenin, dert bilenin, acı çekenin, hayat yaşayanındır diye.
Lütfen gitmediğiniz yolun, bilmediğiniz derdin, çekmediğiniz acının mağduru gibi davranmayın ve yaşadığınız hayata devam edin. Siz düşünmek adına herhangi bir girişimde bulunmayıp, başkalarının sizin adınıza düşünmesine izin vermiş olabilirsiniz.
Hayatınızı yaşamak adına karar verebilme yetinizi başkalarına vermiş olabilirsiniz. Hesap sorabilmenin gücünü elinizin tersiyle itip, başkalarının sizin adınıza hesap sorabilmelerini kabul etmiş olabilirsiniz. Fakat bunları kabul etmeyecek olanların varlığını da kabul etmek zorundasınız.
Mücadele etmeyi kendinize yük olarak görmenizin size bir kazancı olmayacak, ama sizin teslimiyetinizin bedelini herkes ödeyecek. Toplumu bütün halinde ele alırsak bu böyledir. Her kafadan farklı seslerin çıkması ayrıdır, hiç ses çıkmaması apayrı. Kargaşa durumlarını dahi arar duruma gelmemizin sebeplerinden birisi de budur.
Bu yüzden ya harekete geçin ya da kenara…