DÜŞER-DÜŞMEZ

Herkesin aklında tek bir soru, Gaziantep FK düşer mi? Büyük bir çoğunluğun cevabı ise; kesin düşer. Düşer mi düşmez mi? Tabi bunun teşhisini koymak için çok erken, lakin en büyük aday Gaziantep FK’dır.
Benim kanaatim ise düşmese de bile süründürür. Peki bunun sorumlusu kimdir? Çok düşünmeye gerek yoktur. Tek sorumlusu Sumudica’dır. Takıma gelmesiyle istediği oyuncular alındı. Alınan üç beş galibiyetle her zamanki bildiğimi Sumudica havasına büründü. Bu hususlarda devamlılığı var. Peki takımın başarısı için devamlılık var mı? Evet ama tersten. Mağlubiyet, beraberlik serisi, son zaman diliminde kaçırılan puanlar. Takım içinde oyuncuları motive edememe vb gibi ne kadar olumsuz durum varsa devamlılık devam ediyor. Resmen başarı adına bir devamlılık yoktur.
Dragus’un aşırı bencil oyunuyla ne yaptığını anlamak mümkün değil, evet iyi golcü, iyi başladı, bitirişleri güzel, lakin ayağında bu kadar top tutup ezmek neyin nesidir. Resmen takım oyununa gölge düşürmektedir. Nedense bunu bir tek Sumudica göremiyor ki Dragus aynı düzende devam ediyor. Maxim zaten artık kafasında bu şehri bitirmiş havasında. Yeni gelen Sorescu hayal kırıklığı, Ertuğrul saatli bomba, Allahtan Moraisi kesti de rahat ettik…
Sumudica’nın derhal oyuncuları kendine getirmelidir. Takımda birkaç oyuncu haricinde kaydedeğer bir performans yoktur. Bu şekilde devam edilirse o zaman bu düşer düşmez belirsizliği yerini düşer düşüncesine iteceği gibi bu kaçınılmaz olacaktır. Çünkü düşme potasındaki rakipler takımlarını güçlendirdiği gibi güzel futbol ile skora gitmeyi başarmaya başladılar. Gaziantep FK’da bir an önce galibiyet serisine girmelidir. Yoksa büyük tehlike kapıdan içeri girecektir.