Gündem

“Dikkat demekle olmuyor”

Koronavirüs vaka sayılarının ve yoğun bakım hasta sayılarının en fazla artış gösterdiği iller arasında yer alan Gaziantep’te tehlike her geçen gün büyüyor.  Sağlık Bakanlığının ardından Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından da Gaziantep mercek altına alındı. Gaziantep’te yürütülen Koronavirüs ile mücadeleyi değerlendiren Gaziantep-Kilis Tabipler Odası eski Başkanı Dr. Ramazan Sürücü, “Mevcut uygulamalar ve cezai tedbirler kentimizde salgını durdurmayı bırakın, hızını bile kesememiştir. Halkımıza bütün gerçekliği şeffaf bir şekilde anlatmak zorundayız. Koronavirüs ile inatlaşmanın ve sadece durumu halkımızın 'cehaletine' bağlamanın çözüme katkısı olmaz! Kentimizde çok acil olarak en az 14 gün süreyle 11 Mayıs öncesi uygulamalara dönülmeli ve çok ciddi kısıtlamalara gidilmelidir” ifadelerini kullandı.

Geçtiğimiz hafta sonu Türkiye Günlük Koronavirüs Tablosu’nu kamuoyu ile paylaşan Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, aralarında Gaziantep’in de yer aldığı 5 ilde vaka sayılarının arttığına dikkat çekti. Son haftalarda vaka ve yoğun bakım hasta sayılarının arttığı kentte durum giderek kritik bir noktaya ulaşırken, kent genelinde gerçekleştirilen denetimlerde tedbirlere uymadığı tespit edilen 24 bin kişiye ceza kesildi. Vaka ve ceza sayılarının en fazla arttığı kent olan Gaziantep’e özel tedbirlerin alınması gerektiği bir kez daha gündeme geldi.

Gaziantep’te vaka sayılarının artması ile birlikte Sağlık Bakanlığı görevlilerinin ardından Dünya Sağlık Örgütü tarafından çalışma yapıldı. Yapılan çalışmalar sonunda rapor hazırlandı.

“GAZİANTEP DİKKAT!’ DEMEKLE OLMUYOR!”

Gaziantep-Kilis Tabipler Odası eski Başkanı Dr. Ramazan Sürücü, Gaziantep’te her geçen gün artan Koronavirüs vaka sayılarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Sürücü, “Sayın Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca'ya ve İl Kamu idaremize bu kente yaşayan bir hekim ve bir yurttaş olarak sesleniyorum. Sadece ''Gaziantep Dikkat'' demekle olmuyor. Kentimizde Nisan ayının sonundan itibaren devam eden vaka sayısındaki kontrolsüz artışa rağmen 11 Mayıs, 1 Haziran ve 1 Temmuz normalleşme kararlarının altında sizin de imzanız var.  11 Mayıs kararlarınıza 'kentimiz için erken ve sorguya muhtaç' dedik. 1 Haziran normalleşme kararlarınız öncesi 28 Mayıs’ta, “Böyle gidersek Ülkemizin Wuhan'ı oluruz, Herkes sorumluluk almalı” dedik.

1 Haziran kararlarının kentimizde yarattığı korkunç tabloyu görerek, 9 Haziran'da ''Kentimizde Covid-19 Salgını neden durdurulamıyor? Tek Suçlu Halkımız mı? İl Pandemi Kurulumuz Ne zaman Sorumluluk Alacak?'' başlıklı açıklamamızda soruna çözüm olacak 19 soru sorduk ve bu sorular kentimizin bir milletvekili tarafından basında çıktığı haliyle TBMM'de Sağlık Bakanlığımıza 'Soru Önergesi' olarak sunuldu.”

“AİLELERİN UMUTSUZLUKLARINA TANIKLIK EDİYORUZ”

Açıklamalarını sürdüren Sürücü, “Biz Tabip Odası olarak, İl Kamu İdaremizi ve Sağlık Bakanlığımızı uyararak, çözüm önerileri sunduk. Bizler salgınla mücadelede ettiğimiz yemine sadakatle canlarını ortaya koyan, insanlarımıza yeri geldiğinde evde ateşi olan çocuğuna dokunmaya korkan anneden, öksüren babasına su vermekten çekinen evlattan daha yakın olan ve bunu yaparken de gözünü kırpmayan meslek mensuplarıyız. Maalesef her gün istatistiklere ‘’sayı’’ olarak yansıyan ölümlere, yoğun bakımlarda bir nefesin ne kadar önemli olduğu gerçekliğine, ailelerin acılarına, umutlarına ve umutsuzluklarına tanıklık ediyoruz. Kaybettiğimiz her can için üzülüp, kurtardığımız her can için mutlu olup umutlanıyoruz.”

“SALGINI YAŞIYORUZ!

Halka tüm gerçekliğin anlatılması gerektiğini kaydeden Sürücü, “Salgınla mücadelenin önemini içselleştirmiş durumdayız.  Süreci başından beri çok yakından yaşayan ve bugünkü geldiğimiz noktayı yakından bilen bir hekim olarak tekrar uyarmak istiyorum. Sayın Sağlık Bakanımız, Sayın İl Kamu İdaremiz sizler de biliyorsunuz ve farkındasınız. Mevcut uygulamalar ve cezai tedbirler kentimizde salgını durdurmayı bırakın, hızını bile kesememiştir. Halkımıza bütün gerçekliği şeffaf bir şekilde anlatmak zorundayız. Koronavirüs ile inatlaşmanın ve sadece durumu halkımızın 'cehaletine' bağlamanın çözüme katkısı olmaz!  Bu güzelim şehrimizde yakın zamanda İtalya'daki o üzücü görüntülerin yaşanmaması adına tek çözüm,  salgınla mücadelede ekonomik ve siyasi kaygılardan uzaklaşarak, Halk sağlığı ve epidemiyoloji biliminin gereklerini yerine getirmektir. Özetle Kentimizde çok acil olarak en az 14 gün süreyle 11 Mayıs öncesi uygulamalara dönülmeli ve çok ciddi kısıtlamalara gidilmelidir” ifadelerini kullandı.

A.DUMAN