Bizi Kurtaracak Kimse Yokmu?

       Geçtiğimiz hafta içi  Gaziantepspor otobüsüne eski futbolcumuz Senijad İbricic tarafından konulan haciz ulusal basına kadar yansımış ve tüm Türkiye Gaziantepsporun ne duruma düştüğünü görmüştü. Bir miktar ödeme yapılarak Gaziantepspor otobüsü kurtarılabildi. İcra dairelerinde Gaziantepsporun sayısız icra dosyaları var. Eski futbolcularımız Mahmut Bezgin, Senijad İbriçiç, kulübün eski doktorları, Tolunay Kafkas'ın yardımcısı Cüneyt Dumlupınar ve daha bir sürü Gaziantepspor’a iyi veya kötü hizmet eden kişiler bu hizmetlerinin karşılığını alamadıkları için mecburen istemeyerekte olsalar haciz yolunu seçiyorlar. Bu hacizlerin devamı  da her geçen gün artarak devam edecektir.

        Gaziantepsporlu futbolcularımızla görüştüğümüzde sıkıntıların neler olduğunu çekinmeden söyleyebilmeleri de Gaziantepsporun neden bu durumda olduğunun ispatıdır. Geçen sezondan beri futbolculara ödeme yapılmadığı, futbolculara çek verildiği ve bu sene de aynı şekilde yine para ödemesi yapılmadığı ve daha sonra bu çeklerin süresinin uzatılmasının istendiğini, Kayserispor maçının primlerinin halen verilmediğini ve bu durumunda takım içinde huzursuzluk çıkardığını, bu nedenlerle de maçlara iyi motive olamadıklarını ve skora yansıdığını her fırsatta dile getiriyorlar.

            Geçtiğimiz hafta arasında iki alt ligde mücadele eden Hatayspor karşısında oynanan futbol ve zar zor uzatmalarda 1-0 yenerek kupada tur atlamayı başaran Gaziantepsporumuz!

            İşte maç öncesi yaşanan bu olumsuzluklar en sonunda patlak verdi ve tarihimizde evimizde ender gördüğümüz bu tarihi hezimeti yaşadık. Bir zamanlar Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray'ın korkarak Kamil Ocak Stadı’na geldiği günler geride kalmış şimdi sıradan bir Anadolu takımının bile elini kolunu sallayarak evimizde bize fark attığı bir takım haline geldik. Aslında herkes Gaziantepspor’un Sivasspor’a yenileceğini tahmin ediyordu ama bu kadar farkın ortaya çıkacağını kimse hesap etmemişti. Anlaşılan sıkıntılar tahminimizden de büyük. 

Olan Taraftara oluyor!

         Maç hakkında söylenecek çok şey yok. Çünkü sahada Gaziantepspor yoktu. En azından biz göremedik. Paralarını alamadıkları için kendilerini maça veremediklerini ve oynamak istemediklerini söyleyen futbolcular ve bunun sonucunda da sahada ne yapmasını bilemeyen bir Gaziantepspor vardı.Olan yine Büyük Gaziantepspor taraftarına oluyor. Hedef yok. Takım top oynamıyor.Ancak her şeye rağmen kırmızı - siyah aşkından dolayı maçın hafta içi olmasına rağmen önceki maçlara oranla tribünleri dolduran Gaziantepspor taraftarları için Sivasspor hezimetiyle yeni bir işkence daha son bulmuş oldu. Tribünlerde kahrolan, içi yanan, canından çok sevdiği Gaziantepspor’un gözleri önünde eriyip gitmesine seyirci kalmaktan başka çaresi olmayan Gaziantepspor taraftarı üzülme Allah büyük. Gün doğmadan neler doğar! Kimsenin ahı kimse de kalmaz. Gaziantepsporlu taraftarların ahı birgün çıkar hiç merak etmeyin!

Bu işin Profesörü olduk diyenler!                 

            Ligde Elazığspordan sonra en çok gol yiyen takım olan Gaziantepsporumuz, bu maçta da çok kolay goller yiyerek bizleri yine şaşırtmadı. Sezon başından beri bu defansla yürümeyeceğini Gaziantep'te herkes bilirken "artık biz bu işin profesörü olduk.” diyen yönetim transfer yapmayarak ne kadar profesör olduğunu gösterdi ve göstermeye devam ediyor.

 

Bülent Uygun'a önerim : Maçların ilk yarılarında konsantre eksikliğimiz var!
            Geçen sezon lig bittiğinde 34 lig maçın ilk yarı maç sonuçları dikkate alındığında, maçların ilk devrelerini en az önde kapatan takım Gaziantepsporumuzdu. Bu kötü istatistiğimiz bu sene de devam ediyor.                
           Gaziantepsporumuz, süper ligde şuana kadar oynadığı 10 maçın ilk yarılarını 4 beraberlik, 6 kez de maglubiyetle kapatarak soyunma odasına gitti. Yani maçların ilk yarıları itibariyle hiç bir maçı önde tamamlayarak soyunma odasına gidemedik. Sivasspor maçı da yine öyle oldu. Geriye düşünce de takım olarak moralimiz bozuluyor ve maglubiyet kaçınılmaz oluyor. Bu da gösteriyorki Gaziantepsporumuz maça iyi konsantre olamıyor ve maça iyi başlayamıyor. Maçın 2. yarılarında gösterdiğimiz performansta çoğu zaman maçı kazanmamıza yetmiyor. Şuan ligdeki konumumuzda bu performansımızla doğru orantılı ve puan cetvelindeki sıralamamız da bunun en güzel göstergesi. Kesinlikle teknik direktörümüz Bülent Uygun bu duruma çözüm bulmalı ve takımımız maçların ilk yarılarına iyi konsantre olarak gereken mücadeleyi ilk yarıdan itibaren göstermeli.

 

Bülent Uygun İstifa Etmemeli!

            Hafta içi Bülent Uygun'un istifaya zorlanacağını düşünüyorum. Çünkü yönetime tepkilerin olduğu bir dönemde en güzeli ve en kolayı teknik direktörü gönderip gündemi değiştirmek. Her sene aynı senaryo. Takım kötü gidiyor. Tribünler isyan edince yönetim hocayı değiştiriyor. Yeni hoca 3-5 maç alınca her şey unutuluyor ama yine her sene kümeye oynayan bir Gaziantepspor, her sene teknik direktör değiştiren, hiç bir hedefi olmayan bir Gaziantepspor.  

         Maç sonrası teknik direktörümüz Bülent Uygun istifa etmeyeceğini söyledi. Bence de etmemeli.  İstifa etmesi gerekenler belli. Gaziantepspor 3 senedir kümede son maçlarda kalıyor. 3 senede bir sürü teknik direktör ve futbolcular gelip gitti. Bülent Uygun'un gitmesi hiç bir şeyi değiştirmeyecek. Sadece yönetime zaman kazandıracak. 
          Bizi kurtaracak veya üvey evlat Gaziantepspor’a sahip çıkacak kimsecikler yokmu?Sesimizi duyun artık!