Altı partinin bir araya gelmesini, “Beş benzemez” adıyla küçümseme çabası, sadece siyasetle açıklanacak bir eylem sanırım.
Öyle ya, bir araya gelmenin, iletişimde bulunmanın nesi yanlış olabilir?
Pokerde, kazanma ihtimali düşük en küçük el olan “Beş benzemez” ile ilişkilendirerek, rakiplerinin kazanamayacaklarına gönderme yapıyor siyasetçi.
Küçümsemek maksadıyla söylenen “Beş benzemez”, çözümün kendisidir aslında.
Benzemezlerin mutabakatı, en ideal çözümü koyar ortaya.
İkna edilen benzemezlerle artar, çözümün mutlu ettiği insan sayısı.
**
Ama çoğunluğun değil, “Ben”im mutluluğum der insanoğlu…
Ne yazık ki, bize benzemezlere yaşama hakkı vermeyerek, sadece kendi düşüncemizi hakim kılmak amacıyla yıkıp, dökerek tüketiyoruz dünyayı.
Zannediyoruz ki dünya sadece bize benzeyenlerle daha güzel olacak.
Kendimize benzemeyenleri yok ederek bitireceğiz, bizce çirkin olan şeyleri.
Ukrayna’da yaşanan insanlık utancını hep birlikte izliyoruz.
Kendi düşüncesini, kendi çıkarlarını hakim kılmak adına, canlar alınıyor, dünya yok ediliyor.
Bizler izliyor, üzülüyoruz…
Ne geliyor elimizden?
**
Bu savaşın kötü adamı Putin’e lanetler okuyor, bir grup.
Bir grup, Ukrayna’nın Rusya için oluşturduğu tehlikeye dikkat çekip, hareketin haklı gerekçelerini koyuyor ortaya.
Ukrayna’nın sırtını sıvazlayan süper güçler, bir adım geri çekilmiş, denge siyaseti ile idare edip, kar-zarar hesabına odaklanmışlar.
Rusya’ya diş geçiremeyince, Ukrayna’ya silah gönderip, “sen de vur” diyorlar.
Çözümden anladıkları bu maalesef.
Sen de can al, sen de yık…
Karşı tarafın felaketi pahasına, alınan canlar pahasına, biz kazanalım…
Bizim taraf kazansın.
İnsanlığın kaybetmesi pahasına…
**
“Bitaraf olmayan, bertaraf olur” diyor ya siyasetçi.
Sakın itibar etmeyin bu söyleme…
Farklı düşünsek de bir araya gelmeli insanlar.
Farklı açılardan bakmamız götürür bizi doğru sonuca.
Benzemezlerin bir araya gelmesi, birbirlerine tahammülü ile güzel olacak dünya.
Başka şansımız yok.
İnanın…