Bir zamanlar, Gaziantep’in bir tek belediyesi vardı; GAZİANTEP BELEDİYESİ. Bu belediyede namusuyla, dürüstlüğüyle çalışmış bir Belediye Reis Muavini, bugünün söylemiyle, bir Belediye Başkan Yardımcısı vardı.
İktidarlar, belediye başkanları değişir; O görevine devam ederdi.
Bu kişi Gaziantep Belediyesi’nde önce muhasebeci sonra yıllarca, ölünceye kadar Belediye Reis Muavinliği yapan Ali Budak’tır.
xxx
Ali Budak, sabah, öğle, ahşam ve yatsı namazlarını evinde; görevi sırasına rastladığı için ikindi namazını belediyede kılardı.
10-15 dakikalık kıldığı namazın kendisi için, şahsı ile ilgili olduğunu düşünerek, her gün, herkesten 30 dakika fazla çalışırdı. Bütün çalışanlar saat beş olunca belediyeden ayrılır, kendisi görevine devam ederdi.
xxx
Öldüğünde, Veraset ve İntikal Vergisi Beyannamesini doldurup Gaziantep Vergi Dairesine ben götürmüştüm.
Müdür Maraşlı Fevzi Bayazıt idi.
Rahmetli Fevzi Bey. Uzak için taktığı gözlüğünü çıkarmış, beyannameye bakmış ve gözleri yaşararak bana:
“Bu kadar yıl belediyede çalışmış; mal varlığı bu mu?” diye yöneltmişti soruyu. Çünkü beyannamede mal varlığı olarak, babadan kalma bir Antep evi ile Çatalkoz’da bir bağ yazılıydı.
xxx
Belediyeciler, neredesiniz?
Rahmetli Ali Budak Beyin adının unutulmaya mahkûm edilmesi Belediyelerimize hiç de yakışmıyor!
Cadde ve bulvarlara, kişilerin neden dolayı, isimlerinin verildiği bilinmezken, böyle dürüst ve belediyede namusuyla görev yapmış birinin unutulması Gaziantep’e de yakışmıyor.
Günümüz Belediye Başkanları ve seçimle gelmiş belediye görevlileri, lütfen Ali Budak hakkında bir araştırma yapınız. Varacağınız sonuca göre O’nun da adını bir caddeye vermek gerekliliğini muhakkak göreceksiniz.