Sözde sevgiler günü kutlandı. Hâlbuki bu (sevgi)sözcüğü toplum olarak, 2005 yılından sonra kaybettik.
Şu an sevgi yerini beklenti , menfaat çıkar almış. Bu aileler içinde aynı. Bakın, şu sözcüklere elin herifi bak ne hediye almış? Diğeri bak. Elin kocası ne hediye almış . Bak elin beyi hanımına ne hediye almış. Bütün sözcüklerde sevginin anlamını taşıyan, sözler aynı kelimeyi yansıtıyor. Yapmacık sevgiler ortaya çıkıyor.
Sadece sevgi insan sevgisiyle bitmemeli. Doğa sevgisi, ülke sevgisi bunlar olamayınca sevginin bir anlamı kalır mı?
Bakın; buna Nazım Hikmet’le bir örnek vermek istedim. Sevmek için Yürek, Sürdürmek için emek gerek. Sevgi ne Boğaz’da ne mum ışığında yemek yemek; Nede pahalı bir pırlanta demek. Sevgi bir lokmada iki mutlu insan demek.
Yani pahalı hediyeler ile sevgi olacaksa hiç olmasın. Bakın ülkede insan sevgisi olsaydı. Fuhuş % 1680 artar mıydı? Uyuşturucu kullanımı % 1700’lere çıkar mıydı?Çocuk istismarı % 697 olur muydu? Boşanmalar % 38’leri geçer miydi?Yolsuzluk % 200 lerin üzerine çıkıp, işini bilenler adıyla hortlar mıydı?
Ülkede sevgi denen bir şey olsaydı. İşsiz, aç borçlu ataması yapılmamış insanlarla dolup, cinnet geçirip intiharlar olur muydu?
İşte her şeyin yapmacık olduğu insan ve ülke sevgisinin kalmadığını açıkça ortaya koyan bazı örnekler. Sadece bir sevgiliye, gül ve herhangi bir hediye almakla; sevginin yaşanmasından kimse söz etmesin. Hani bizde bir söz var. Biri düğün görüp oynar diğeri cenaze görür ağlar misali. Şu an her türlü sevgiden yoksun göstermelik yaşıyoruz.